Burcunuza özel parkeler

Ev ve ofislerini kişiselleştirmeye parkelerinden başlamak isteyenlere Dendro yeni çözüm önerileri getiriyor. Kişiliğimizin belirleyici unsurlarından olan burcumuz, seçimlerimizde, tutumumuzda ve hayata bakışımızda aktif rol oynuyor. Her burcun kendine has beğenilerinden, tarzlarında yola çıkan Dendro, burçlara özel olarak ürettiği parke seçeneklerini tüketicinin beğenisine sunuyor.

Aslan burcunun tercihi, Amerikan Ceviz ağacı parkeleri…

Aslan burcunun en belirgin özelliklerinden, ihtişam ve zenginlik gibi unsurları estetikle harmanlayan Dendro, Aslan burçlarının duygularını Amerikan ceviz ağacından ürettiği parkeleriyle okşuyor.

Yay Burçlarının gözdesi Meşe…

Özgürlüğüne düşkün, yaratıcı ve uçarı özellikleriyle bilinen Yaylar meşe ağacında yapılan parkelere rağbet gösteriyor.

Meşe ağacında yapılan parkeler istenilen renge boyanarak istenilen karaktere rahatlıkla sokulabiliyor. Yay burcunun parkeleri, Akdeniz esintisinden, kış temasına kadar birçok farklı temaya bürünüyor.

Dengeli ve riski sevmeyen Terazilerin favorisi Tropik ağaçlar…

Tropik ve egzotik iklimin ağaçları olan İroko ve Merbau, içinde barındırdığı sıcak renklerinin yoğunluğu nedeniyle evinde ağır, dengeli ve riskten uzak bir dekorasyonu tercih eden Terazilerin ilk tercihi olarak öne çıkıyor.
Dengenin burcu olan Terazinin, tropikal ağaçları tercih etmelerinin başlıca sebepleri; bu parkelerin kolay kuruması, geç çürümesi, suya ve rutubete karşı dayanıklı olması.

Koç ve Oğlak burçlarının tercihleri sert ağaçlar…

Sert, İnatçı, mantıklı ve görüşlerinin sonuna kadar arkasında olan koç ve oğlak burçları, kendi ruh sertliklerini gül, dişbudak ve gürgen gibi sert yapılı ağaçlarda buluyorlar.

Balık ve Yengeçlere naif parkeler…

Diğer burçların aksine duygusal, naif ve hassas olan Balık ve Yengeçler parke seçerken de bu unsurlar doğrultusunda hareket ediyor. Romantizmin burcu olarak da bilinen Balık ve Yengeçler kiraz ve maun ağacının zarifliğini kendileriyle özdeşleştiriyorlar.

Akrep Burcunun tercihi Afrika kökenli, kızıl tona sahip Sapelli Ağacı…

Akrep Burcunun, ihtişam, zarafet ve otantik unsurları bünyesinde barındıran dekorasyon ürünlere karşı ilgisinden yola çıkan Dendro, Afrika, Amerika ve Uzakdoğu’nun Tropik ormanlarında yetişen ‘Sapelli’ ağacından ürettiği parkelerle akrep’lerin ruhlarını okşuyor.

Kaynak : Hurriyetemlak.com

Duvar Sanatı’yla Kişiye Özel Duvar Kağıtları

Son yıllarda yine popüler olan duvar kağıtlarına Duvar Sanatı, “kişiye özel tasarımlarıyla” farklı bir boyut kazandırıyor

Alışılmış hazır duvar kağıtlarının yerine mekanlarına kendi istedikleri resimleri veya fotoğrafları duvar kağıdı olarak uygulamak isteyenler ama bu isteklerini gerçekleştiremeyenler, sorunlarının çözümünü Duvar Sanatı’nda buluyorlar.

Alışılmış hazır duvar kağıtlarının yerine mekanlarına kendi istedikleri resimleri veya fotoğrafları duvar kağıdı olarak uygulamak isteyenler ama bu isteklerini gerçekleştiremeyenler, sorunlarının çözümünü Duvar Sanatı’nda buluyorlar. Evlere, otellere, restoranlare ve hatta akla gelebilecek tüm yaşam alanlarına yeni bir dekorasyon anlayışı kazandıran Duvar Sanatı, hayalinizdeki her kareyi duvarlarınızla buluşturuyor.

Duvar Sanatı’nın 15 yıl kullanım garantisi verdiği ‘Özel Tasarım Duvar Kağıtları’, mekanlara kattığı estetik kadar sağlıklı da! Nefes alabilen anti bakteriyel bu ürünler, çocuklar için de herhangi bir risk içermiyor. Sararıp solma yapmayan özel tasarım duvar kağıtları, tercihe göre silinebilir ya da yıkanabilir. Ayrıca bu ürünün nem ve rutubetten etkilenmemesi de bir diğer özelliği. Uygulanması kadar sökülmesi de kolay olan bu duvar kağıtları, duvarınıza da herhangi bir zarar vermiyor. Sizleri 10 hatta 15 yıl boyunca boya-badana masrafından da kurtaran bu duvar kağıtları, ‘Dünya Sağlık Örgütü’ tarafından belgelendirilmiştir.

Milliyet

Rüya Gibi bir Yatak Odasına Sahip Olmak İçin Ne Yapmalı?

Yatak odası, davetkâr, lüks görünümlü ve gündelik hayattan çok farklı bir konsepte sahip olmalıdır. Odanızı dekore ederken akıllı davranın. İşte rüya gibi bir yatak odası için tavsiyeler.

Her şeyden önce, satın alabileceğiniz en rahat yatağı alın ve bunun için kesenin ağzını açmaktan çekinmeyin. Sabah’taki habere göre, yatağın kendisi odanın en önemli eşyasıdır. Emin olun bunun için sonra kendinize teşekkür edeceksiniz. Yatağı almadan önce mutlaka test edin. Yatak mağazalarındaki satış asistanları size hangi yatağın daha uygun olduğuyla ilgili tavsiyeler vereceklerdir. En rahatını bulanan kadar hepsini denemeyi ihmal etmeyin.

En iyi yatak (ve tabii ki de en pahalısı) yanınızda partnerinizin hareketlerini size hissettirmeyen yataktır. Bu yüzden ikiniz beraber yatak alışverişine çıkın ve birlikte deneyin.

Yatak odası dekore etmenin temel kuralları

Yatağınız aldıktan sonra, ikinci düşünmeniz gereken kısım yastık ve yorganınızdır. Tıpkı yatak gibi, bunlarda da çok fazla çeşit vardır ; alerji yapmayanlar, sentetikler, lüks kaz tüyü olanlar… Bir sürü rahat ve üst üste konulmuş yumuşacık yastıklar kış geceleri odanızı bir saraya çevirebilir.

Eğer dikkatli arasanız bazı mağazalarda çok kaliteli ve uygun fiyata çok güzel çarşaf takımlarına denk gelebilirsiniz. Klasik seçim bembeyaz olanları almak olacaktır. Fakat bunu çeşitli renkler ve değişik dokuda kumaşlar ile değiştirebilirsiniz.

Yatak odaları duygusal mekânlardır. Bu yüzden seçilen kumaşların rengi ve yumuşaklığı önemlidir. En güzel parça yatağınızın ayakucuna atacağınız kaşmir bir battaniye olabilir. Hem çok şık duracak hem de iyi bir öğleden sonra kestirmesi yapmak isterseniz sizi sıcacık saracak olan bu ayrıntı en çok kış sabahları işinize yarar. Tabi daha ucuz bir alternatifi olan yün bir şık battaniyeyi de tercih edebilirsiniz.

Romantik düşünün

Bazıları için, lüksün ve romantizmin eş anlamı dört tarafından sütunlar çıkan tül perdelerle kaplanmış bir yataktır. Unutmayın, bu tip bir yatak odası için metrelerce kumaş almak zorunda kalabilirsiniz. Tabi sonuç her zaman mükemmel olur.

Dört sütunlu yatağın alternatifi yatak başının tepesine denk gelen iki sütunlu ve cibinlikli yataklardır. Bu minik “çatı” sadece sizin baş kısmınızın üzerini kapatır ve oldukça lüks gözükür.

Rüya gibi bir yatak odası için

• Yatak odanızın duvarları yüksek ise yerlere kadar değen, hatta fazla kısmı yerde toplanan bir perde seçerek odaya sıcacık ve lüks bir hava verebilirisiniz.

• Eğer yeriniz varsa, yatak odasının içinde mini bir oturma odası yaratarak kitap okuma ve telefonla konuşma alanı yapabilirsiniz. Tek ihtiyacınız olan rahat bir tekli koltuk ve minik bir sehpa. Tabi eğer odada bir de şömine varsa çok şanslısınız.

• Bir tepe ışığının yanında güzel bir hava yaratmak için yatağın kenarına koyacağınız bir gece lambası mutlaka olmalıdır.

• Yerlere ne koyacağınızı dikkatlice düşünün. Halı, yatak odaları için iyi bir seçimdir çünkü hem sıcaklık hem yorgun ayaklara rahat bir hava verir. Eğer yatak odasının yerleri sert tahtadan veya parke ise, en azından yatağın kenarına bir kilim veya halı atarak sabah kalktığınızda adımlarınızı ilk attığınız yerin rahat olmasını sağlayabilirsiniz.

Kaynak: Habertürk

Kaleseramik’le ‘İstanbul’ Ortaköy’de

Kaleseramik dünyanın en büyük seramik panosu olma özelliği taşıyan ‘İstanbul’ isimli duvar panosunu Ortaköy’de sergiliyor.

Ortaköy Çırağan Caddesi’nde Kabataş Kültür Merkezi karşısında yer alan duvarı, dünyada ilk kez Kaleseramik tarafından, 1000x3000x3mm ebatlarında üretilen Kalesinterflex malzemesi üzerine uygulanan “İstanbul” panosu ile renklendi.

Sabah

Lovegrove’den yeni VitrA serisi

Tasarımcı Ross Lovegrove’un VitrA için hazırladığı İstanbul ve MOD koleksiyonları, beyazın saflığını ve temizlik duygusunu yansıtan yeni ürünlerle zenginleşiyor.

Serilere yeni eklenen parlak sırlı karolar ve modern tasarımlı MOD çanak lavabo, mekanlara bütünlük ve akışkanlık hissi katıyor. İç ve dış bükey rölyeflerinin şıklığıyla dikkat çeken yeni karo serileri, aynı zamanda çevreci.

Sabah

Misafir odaları evlerin dışına taştı

Bir zamanlar evlerin içindeki atıl halde duran misafir odaları artık evlerin dışına taştı. Yeni projelerde, misafirleri ağırlamak ve kutlama yapmak için ev sahiplerinin kiralayabileceği sosyal alanlar oluştu. Maçların bile birlikte izlendiği bu alanlar komşuluk ilişkilerini de geliştiriyor.

Misafir odaları, bir dönem bütün evlerin olmasa olmazıydı. Evin en değerli eşyaları vitrinlere dizilir, en pahalı koltuk takımları bu odalara alınır, kapısı sadece misafir geldiğinde açılır, ev sakinleri bile bu odaları çok az görürdü. Daha sonra evlerin içinde atıl halde duran yaşam alanlar ya salonu genişletmek ya da odalara dahil edilmek suretiyle ev halkına açıldı. Şimdi ise konutlarda ekonomi ve fonksiyonellik devri başladı. Kalabalık ailelerin yerini çekirdek ailelerin almasıyla birlikte sadece ihtiyaca göre alınan herşey gibi konutlar da bu modaya uydu. Yılda birkaç kez kullanılan misafir odaları evlerin dışına taşarak sosyal alanlara dönüştü. Böylece hem yaşam alanları küçüldü hem de metrekare başına verilen fiyat ucuzladı. Artık ev sahipleri evlerinin küçüklüğünü düşünmeden kalabalık misafir gruplarını projeler içindeki bu ‘misafir odaları’nda ağırlıyor. Kimi bu konsepte misafir odası diyor kimi living room kimi ise lobby…

İçerisinde mutfak oturma grupları bulunan bu alanlarda siz misafirlerinize yemeğinizi yaparken misafirlerinizle murtfak sohbeti yapabiliyosunuz. Çocuğunuzun doğumgünü olduğunda ise evi dağıtma telaşına artık gerek kalmıyor. Ev sahiplerinin rezervasyon yaparak kiraladığı bu sosyal alanlarda nişan, düğün yemeği, doğumgünü ya da herhangi bir kutlama yapılabiliyor. Misafir odası konsepti her projede farklı bir konseptte yer alıyor. Bazıları projenin en alt katında bazıları teras alanında misafirlere yer ayırıyor. Bunun yanı sıra sitenin içinde yer alan bir köşkte ya da havuzbaşında veya bir korunun içinde göl manzaralı bir kafede de misafirlerine yer ayıran projeler de bulunuyor.

KOMŞULAR MAÇ SEYREDİYOR
Hem evinizin dışında hem de ev sıcaklığındaki bu ortamda sadece misafirler değil komşuların sosyalleşmesi için de ideal alanlar haline geldi. Artık komşular maçları bu alanlarda beraber izleyerek eskisi gibi komşuluk ilişkilerini geliştiriyor, evlerin hanımlar bu ortak mutfaklarda biraraya gelerek sosyalleşiyor. Kısacası misafir odası olarak genellenebilecek bu alanlar hem ev sahiplerinin sevdikleriyle biraraya gelmesinde hem de site ortamlarının bir dönem insanları uzaklaştıran yapısına inat komşuluk ilişkilerini geliştiren mekânlar haline geldi.

Havuz kenarı partileriyle komşular buluşacakSinpaş Yapı tarafından Sancaktepe’de yapılan Kelebekia projesi site sakinlerine yönelik sosyal donatı alanları ile dikkat çekiyor. Projenin kelebek kanatları şeklindeki göletin tam ortasında yer alan 450 metrekarelik yarı kapalı yüzme havuzunun etrafı ışıklandırılarak, site sakinlerinin doğumgünü, yıl dönümü ve özel parti gibi etkinliklerinde kullanılabilecek. Projede ayrıca 17 bin metre karelik peyzaj alanında, koşu, yoga ve egzersiz gibi spor aktivitelerinin yanında, çocukların uçurtma uçurabileceği ve site sakinlerinin piknik gibi aktivitelerini gerçekleştirebileceği geniş çim alanları da yer alıyor.

Kelebekia Sinpaş Yapı

 

Kelebekia Sinpaş Yapı
Daire sayısı:
440
Fiyat: 153 bin – 427 bin TL
Teslim: Ekim 2012

24 odalı 1+1 konseptinde karaoke odası bile varSon dönemde sosyal hayatı, misafirleri, arkadaşları ve hobileri evin dışına taşıyan en önemli proje NEF 163 projesi oldu. Projenin başarısı şirketin aynı konsepti Haliç’te yapılacak Nef 2 projesine de taşımasına neden oldu. Timur Mimarlık tarafından Levent’te hayata geçirilen NEF 163 projesiyle başlayan bu konsept şirket tarafından “foldhome” ismiyle tescillendi. Konseptin en önemli detayı ise insanların kendilerine 75 ile 112 metrekare arasında değişen yaşam alanları satın alarak hobileri ve misafirleri evin dışına taşımasından oluşuyor. 24 odalı 1+1 konsepti olarak da adlandırılan bu projede ev sahipleri evine sığmayacak tüm odaları katlayarak onlara ihtiyacı olduğunda 5 ile 15 TL arasında değişecek uygun fiyatlara kiralamayı içeriyor. 24 adet sosyal tesis alanının bulunduğu foldhome “kullan-öde” sistemiyle işliyor. Daire sakinlerine dağıtılacak kartlar sayesinde ev sahipleri bu sosyal alanları kiralayabiliyor. Projede yer alan sosyal alanlar ise kısaca şöyle: Misafir odası, toplantı odası ve açık hava davet alanı “Gusto Room” isimli puro ve şarap tutkunlarına özel odalar, parti ve karaoke odası, 20 kişilik özel sinema salonu sanat ve spor etkinlikleri için özel odalar, ses yalıtımlı müzik odası, playstation odası, sanat atölyesi, mini basket sahası, mini halı saha, stres atmak için kullanılabilecek trambolin odası, yapay kayak pisti, özel fitness salonu ve kişisel gelişim stüdyosu, teras bahçe, açıkhava sineması, çatıdaki bahçe ve barbekü alanı, terasta bulunan jakuzi ve gökyüzü gözlem evi.

NEF 2 Timur Gayrimenkul

 

NEF 2 Timur Gayrimenkul
Daire sayısı:
351
Fiyat: 244 bin – 449 bin TL
Teslim: Mayıs 2013

Ev sahipleri ‘Living Room’da sosyalleşiyor

Innovia Yeşil İnşaat

Yeşil İnşaat tarafından Beylikdüzü’nde hayata geçirilen ve toplam 14 bin konuttan oluşan Innovia projesinde ev sahiplerinin misafirlerini ağırlayabileceği, kutlama ev organizasyonlarını yapabileceği sosyal alanlar bulunuyor Evlerin dışındaki bu sosyal alanlar projede ‘living room’ adıyla anılıyor. Bu konseptte ev sahipleri kalabalık misafir gruplarını eve davet ederken çekinmiyor, evin dağılmasını aklına bile getirmiyor. Kiralama yöntemiyle çalışılan bu alanlarda endüstriyel mutfak teknolojisi ile donatılmış 100 metrekarelik mutfak ile yemek masası ve oturma grupları bulunuyor. Odada siz yemek pişirirken arkadaşlarınızın bilardo ve karaoke oynayabileceği alanlar da var. Ev sahipleri birkaç gün öncesinden bu alanlara rezervasyon yaptırarak doğum günü, nişan, sürpriz partiler, kına gecesi hatta düğün yemeği gibi tüm organizasyonları bu alanlarda gerçekleştirebiliyorlar.

Innovia Yeşil İnşaat
Daire sayısı:
3084
Fiyat: 92 bin – 240 bin TL
Teslim: Haziran 2011

Teknik Yapı misafirleri köşkte ağırlıyorTeknik Yapı’nın yapımı devam eden projelerinde evler yaşama alanı içinde sosyal alanları entegre edecek şekilde yapılıyor. Ev sahiplerine yılda birkaç kez kullanabilecekleri yaşam alanlarına para vermektense istedikleri zaman kiralayabilecekler, daha ekonomik sosyal alanlar oluşturuluyor. Teknik Yapı’nın Göztepe’deki Dilman Towers projesinde ev sahipleri misafirlerini köşkte ağırlıyor! Proje içinde yer alan tarihi bir köşkün restore edilerek ev sahiplerin özel günlerindeki kullanımına açılıyor. Bunun yanı sıra Samandıra’da devam eden Evora projesinde ise ev sahipleri Aydos Ormanları’nın bol oksijeni içinde misafirleriyle birlikte tenis, basketbol, oynayıp yürüyüş yapabileceği gibi misafirlerini göl kenarında bulunan kafeteryada ağırlayabiliyor. İki ayrı bölümde projelendirilen kapalı alan sosyal tesislerin ilk bölümünde fitness, plates, aerobik, cafe, Fin hamamı, sauna, masaj odaları ve soyunma odaları yer alırken diğer bölümde bilardo ve masa tesisi bulunuyor. Her daire için özel depo bölümleri de blokların altında yer alıyor. Bunun yanı sıra home ofislerin ağırlıklı olarak yer aldığı Up Twins projesinde ise ev sahipleri ofis olarak da kullandıkları evlerinde toplantı yapmak yerine proje içindeki özel toplantı ve ortak misafir alanlarını kiralayabiliyor.

Evora Teknik Yapı

 

Evora Teknik Yapı
Daire sayısı:
432
Fiyat: (metrekaresi) 1+1’ler 77 bin 700 TL, 3+1’ler 244 bin 900 TL’den başlıyor
Teslim: 2011 son çeyrek

Varyap Meridian’de karşılama ‘loby’de…Varyap İnşaat tarafından Batı Ataşehir’de yapılan Varyap Meridian projesinde her bloğun giriş katında geniş lobi alanları yer alacak. Çünkü, binaların girişinde yer alan lobi alanları, sakinlerin tüm ihtiyaçlarını karşılamak üzere hazırlandı. Bu nedenle daire sakinleri isterse, konutunu sadece uyumak için bile kullanabilecek. Lobi alanlarında TV seyredilebilecek, kitap okunacak ya sa misafirler ağırlanabileceği imkanlar yer alacak. Misafirlerin de faydalanabileceği sosyal tesiste ise her daire için 1-2 araçlıklık otoparkın yanı sıra bisiklet park yerleri de bulunuyor. Varyap Meridian projesinin inşa edildiği arazinin yalnızca yüzde 10’luk bölümü binalara ayrıldı. Geri kalan bölge üzerinde topografik yapı korunarak tasarlanan yeşil alanlar ev sahiplerinin bireysel ve sosyal ihtiyaçlarını karşılaması için hazırlanacak.

Varyap Meridian Varyap İnşaat

 

Varyap Meridian Varyap İnşaat
Daire sayısı:
1500
Fiyat: 236 bin – 1 milyon 285 bin TL
Teslim: 2011 sonu

Agora Meydanı’nda toplanacaklarSinpaş Yapı ve Paralel Yapı tarafından Gaziantep’te yapılan Antepia Projesinin 32 bin metrekarelik gölet etrafında yer alan ve bölgede ilk özelliği taşıyan birçok sosyal donatıya ev sahipliği yapıyor. Projedeki, golf sahası, yelken kulübü, tenis kortları, otel, Agora Meydanı, amfi tiyatro ve deniz feneri konsepti ile tasarlanan Fener Cafe gibi sosyal donatılar site sakinlerinin sosyal aktiviteleri için planlandı. Projede özellikle, içerisinde dünya markaları ve yöresel tatları bir arada bulunduracak Agora Meydanı, site sakinlerinin özel etkinlikleri için kullanabilecekleri bir alan olarak da değerlendirilebilinecek.

Antepia Sinpaş Yapı

 

Antepia Sinpaş Yapı
Daire sayısı:
3 bin 467
Fiyat: 158 bin 500 – 812 bin 900 TL
Teslim: Mart 2013

Kafa dinlemek isteyen ‘stres küpü’ne gidecekHakan Kıran Mimarlık tarafından Kemerburgaz’da yapılan Göktürk Evleri projesi de ev sahiplerini yeni bir konseptle tanıştıracak projeler arasında geliyor. Evlerden bağımsız olarak yapılan ve “stres küpü” olarak adlandırılan bölümler evinden çıkıp kafa dinlemek ya da misafirini daha nezih bir ortamda ağırlamak isteyenlere hitap ediyor. Projede bir taraftan ev ortamından uzaklığı diğer yandan da ev sıcaklığını yaşamak isteyenler için evlerden bağımsız olarak proje içindeki ıssız bölümlerde konumlandırılan stres küpleri evlerle birlikte satılıyor. İsteyen ev sahibi burayı çalışma ya da dinlenme odası olarak kullanabileceği gibi isteyenler kütüphanesini buraya taşıyor ya da misafirlerini bu bölümde ağırlayabiliyor. Projede ayrıca ev sahiplerini de rahatsız etmemek amacıyla asansör ve merdivenler de dairelerden bağımsız bölümlerde konumlandırıldı. Ayrıca misafirlerini havuzda ağırlamak isteyenler de meraklı gözlerden uzakta terasta güneşlenebilecek.

Göktürk Residence Hakan Kıran Mimarlık

 

Göktürk Residence Hakan Kıran Mimarlık
Daire sayısı:
74
Fiyat: (metrekaresi) 3 bin – 5 bin dolar
Teslim: 2011 son çeyrek

Dilek TAŞ/Emlak&Mortgage

Dendro, parke zeminde renk kısıtlamasını da kaldırdı

Artık isteyen herkes; hayalindeki rengi evinin zeminine düşlerindeki gibi döşeyebilecek. Hiç kimse turkuaz, gri, kahverengi gibi kısıtlamalarla karşı karşıya kalmadan yeni renkler üretebilecek.

Birinci sınıf malzemelerin ve işçiliğin kullanıldığı konutların zemin döşemelerinde kalitesi, her zevke uygun ürün çeşitliliği, müşteri odaklı hizmet anlayışıyla bugüne kadar birçok prestijli projeye imzasını atan Dendro; geliştirdiği üstün teknolojisi sayesinde müşterilerine hayalindeki renkleri parke zeminine uygulayarak, onların ruh hallerine ve iç dünyalarına tercüman oluyor.

Renklerin hayatımızda düşündüğümüzden daha fazla güce ve etkiye sahip olduğu, motivasyon üzerinde oldukça etkili olduğu bilinen bir gerçek. Üzüntülüyken farklı, mutluyken farklı renklerde kıyafetler giyen insanoğlu, iş evinin zeminini döşemeye geldiğinde belirli renk kalıpları dışına çıkamıyor. Bu noktada Ar-Ge faaliyetlerini sürdüren Türk parke sektörünün öncü kuruluşu Dendro tarafından geliştirilen teknoloji sayesinde bu kısıtlamalar ortadan kaldırıldı.

Ördekbaşı mı, Fildişi mi?

Zemin kaplama sektöründe trend belirleyici ürünler sunan, yaşanılır ve keyifli mekanları oluşturmak için çalışan Dendro’nun tasarım uzmanları sınırları aştı. Artık hayal ettiğiniz, evinizde ve iş yerlerinizde görmek istediğiniz renkleri söylemeniz yeterli… Prusya mavisi, fuşya, titanyum beyazı, oksit sarısı, menekşe moru, fildişi, bayrak kırmızısı, kestane, bakır rengi, ördekbaşı yeşili, civciv sarısı ya da limonküfü… Uzmanlar, insan bedeninin en çok temas ettiği yer olan zeminlerde kullanılan malzeme, renk ve çeşidin ruhunuzdaki değişikliklerin ve yenilenmenin de habercisi olduğunu belirtiyor. Kendinizi ait hissedeceğiniz bir mekana adım atabilmek için iç mekan modasının öncüsü olan Dendro, kullanıcılarına dilediği rengi sunabilmek için çalışmalarına aralıksız devam ediyor.

Ofisinizdeki Motivasyonu Arttırın

İş dünyasında da yavaş yavaş renklerin insanlara ve iş enerjilerine olan etkisi konusunda bir bilinçlenme görülüyor. Uzmanlar, renklerin hem yaşamda hem de işyerinde bilinçli olarak kullanılmasının başarıya katkıda bulunduğunu belirtiyorlar. Dendro Lamine Parke Genel Müdür Yardımcısı Serdar Saylan; renklerin karakteristik özelliklerinin bilinerek mekanlardaki renklerin kullanılması gerektiğinin altını çiziyor. Saylan, renklerin insanların enerjilerine katkı sağladığını belirtiyor. Hangi renklerin hangi insan için uygun olduğu konusunda şu bilgileri veriyor: “Çok hareketli ve enerjik insanların özellikle iş yerlerinde kırmızı ve tonları kullanılmalı. Daha sakin işle uğraşan ya da hayatı sakin yaşayan bireylerin mekanlarında sarı renk ön plana çıkarılmalı. Uzun süreli oturulacak bekleme salonları, fuayeler yeşil ve fıstık yeşiline çalan renklerde dekore edilmeli. Eğer iletişim yönünüz kuvvetli ise ve bunu bir iş ile birleştirdiyseniz Prusya mavisinin kullanılması iletişimi ve diyalogu kolaylaştırabilir.”

Çalışma alanlarında kullanılan renklerin insan motivasyonlarına etkisi ise kaçınılmaz. Serdar Saylan; işyerlerinde açık ve ferah tonların ve belli noktalarda da çalışanlara dinamizm kayma için parlak renklerin kullanılmasını öneriyor. Açık ve ferah renklerin bulunduğu ortamlarda insanların daha rahat çalıştığını dile getiren Saylan’a göre, renkler ışıklar etkili olduğu için çalışma mekanlarında ışıklandırmaya ve gün ışığının fazlalığına çok önem verilmesi gerekiyor.

Editöre Açıklama Notu:

İşte Renklerin Dili ve Gücü

Kırmızı: Siz, sert, cesur, enerjik, hırslı, tutkulusunuz. Bu rengi seçtiğinizde yaşamı dolu dolu hisseder ve tüm zevkleri bir an önce peşpeşe yaşamak istersiniz. Yaşamda seçmiş olduğunuz dal veya işiniz için kırmızı önemli bir konsantrasyon rengidir, olayların derinine iner ve ayrıntıları kullanabilirsiniz ama bu rengin insanları için o an önemlidir, geleceğe yönelik planlar yapmazlar ve tedbir almayı pek düşünmezler. Uyumlu olmaya çalışırlar. Ama aslında çevresindekiler onun için basamaktır ve onları itici güç olarak kullanırlar. Toplum ile ilgilidir kırmızıyı seven insan ve bu insan gözlemlenmekten çok hoşlanır, önemli olan ilgi çekmesidir. Kırmızı çok sevilen ve gücü simgeleyen renktir; kırmızı kullanıyorsanız siz bir savaşçısınız ve meydan okumaya bayılıyorsunuz.

Sarı: Sarı güneş ışığının ve altının rengidir; zekayı, arzuları ve ruhsal gelişimi simgeler. Siz sarı rengi seven biri olarak belki de büyük düşüncelerin ve umutların insanısınız. Büyük düşünürlerin ve ideoloji yaratıcılarının favori rengi genelde sarıdır. Bu renk sıradanlığın dışında olmayı amaçlayan insanların rengidir, farklılık getirir ve sizi ayrıcalıklı yapar. Sarı rengi seviyorsanız bilin ki, bu renk kendinize güvenmenizi kırmızıdan daha çok size sağlar. Düşünceleriniz çoğu zaman yoğundur ve büyük planlar yapmayı hep sürdürürsünüz. Siz başarılı olmak için başkalarından daha fazla avantajlara doğal olarak sahipsiniz. Sosyal, etkileyici ve iletişimcisiniz.

Mavi: Deniz mavisini seven insan düzen ve disiplini de sever. Açık mavi ise, sakinleştirici ve huzur vericidir, duygusallığı ve duyarlılığı her an ortaya çıkabilir. Mavi gözlü insanlar genelde tahrik edici ve teşvik edicidir. Öte yandan onların duygularını anlayamazsınız, kendilerini davranışlarıyla ortaya koyarlar. Eğer maviyi ve mavinin tonlarını kullanan, seven biriyseniz sakin bir yaşamı seçmiş birisiniz. size barış dolu, streslerden arınmış bir dünya gerekir, uyumlu çevreler ve sınırsız özgürlük için her şeyinizi verebilirsiniz. Mavi genelde insanların rahatlamak için farkında olmadan, içgüdüsel olarak seçtikleri renktir. Bu rengin insanları çok çalışkan, sebatkar, iradeli, dikkatli ve gayretlidir. Unutmayın mavi inceliğin ve nezaketin rengidir.

Yeşil: Yeşil doğanın veya doğal canlılığın rengidir. Saygı uyandıran, dikkat çeken bu renk aynı zamanda bağımsızlığı simgeler; kalıplardan kurtulmayı ve gelenekleri yenilemenin gereğini anlatır. Yeşili seven biriyseniz size en yakın rahatlatıcı renk mavi olacaktır. Mavi-yeşil renkler yaratıcıdır; moda, gastronomi sanatı ve dekorasyon için mavi-yeşil renkleri sevmeniz önemlidir. Bu renkleri seven ve bu konularla ilgilenen başarılı olacaktır.
Bilimsellik, sevecencilik, maceraperestlik, yenilikçilik sizin özelliklerinizdir. Özellikle doğa yeşili; uysal, etkili, ruhsal, gizemli ve duyarlı olmanızı sağlar. Evinizi dekore ederken canlı çiçeklerin çokluğu ve arzulanması aslında yeşile olan ihtiyaçtan kaynaklanır. Bu rengin hakim olduğu odalarda hele yatak odanızsa çok daha rahat uyursunuz ama odanıza canlı çiçek koymayın çünkü siz uyurken bitkiler biliyorsunuz karbondioksit yayarlar. Onların yerine yapay yeşilleri, yeşil kumaşlı eşyaları veya yeşil ve yeşil tonda boyanmış duvarları tercih edin.

Gücünüzü ve yeteneklerinizi biliyorsunuz, tavır ve eylemleriniz titizdir. Belki de yaşamsal deneylerinizin sonuçlarını ve kişisel güvenliğinizi ömrünüzün ilk yıllarında alacaksınız. Eğer siz bir kadınsanız duygusallığınız olağanüstüdür ve sezgileriniz genelde hep doğruyu gösterir. Zarif ve espritüelsiniz ama bilgiçlikten hoşlanıyorsunuz.

Mor: Mor duygu rengidir, çok özel bir renktir, mistik bir yücelik getirir ve metafizik gücü simgeleştirir. Mor imparatorlukların, dinlerin, ölümün, cazibenin ve sevginin sembol rengi olarak yüzyıllar boyu kullanılmıştır. Mor rengi mistikler, büyük sanatçılar, düşünürler, toplumları düşünce ve ideallerle yönlendirenler tarafından seçilir ve kullanılır. Büyük, ölümüne ve çok özel aşklar mor rengin aşklarıdır onlardan sürekli mor renk yayılır. Bu renk nedeni anlaşılmaz bir bütünlük ve birlik sağlar çünkü bu gizemli gücün önünde mor bir sis ve buğu vardır.
Siyah: Siyah yalnızlığın rengidir, gizemli görünmekten hoşlanır, siyahı seven insan sürekli olarak en büyük sırları bilen kişi olmanın gayreti içindedir. Eğer siyahı seviyorsanız siz kadere aldırmayan karşı birisiniz. Dikkat edin siyah dengenin, hazır olmanın ve kendine hakim olmanın rengidir. Aynı zamanda da bilgeliğin ve yıkıp yeniden yaratmanın.
Kahverengi: Kahverengi toprağın rengidir yani doğumun ve bereketin rengi, yaşam orada döllenir ve büyür. Kahverengiyi seven insanlar fiziksel olarak çok duyarlıdırlar, tenleri çok hassastır ve sinirleri mükemmel bir alıcı olarak çalışır. Bir dokunun bin duyarsınız. Renk listenizin başında eğer kahverengi varsa, özel bir çevreye daima ihtiyaç duyarsınız. Fiziksel rahatlık sizin için çok önemlidir, rahat bir yaşamı yitirirseniz sinirleriniz buna dayanmayabilir. Gerek duygusal, gerekse de maddesel güvensizlik sizi hasta edebilir. Huzursuz, gerilimli ve sıkıcı atmosferlerden daima kaçmalısınız, yüksek elektrikli ortamlar sizi dünyaya küstürebilir. Kahverengi renk olarak yardımseverlik rengidir. Etkiler, sizin çevreyle olan uyumunuzu sağlar ama aynı zamanda kurban edicidir veya kurban olmayı simgeler, kişinin kendini veya en sevdiği şeyi feda etmesini ister. Öte yandan sonbaharda yaprakların sarıdan kahverengine dönmesini hatırlarsanız bu rengi daha iyi anlamlandırırsınız, kendinizi olgun ve deneyimli göstermek istediğiniz anlarda kahverengini deneyin ama sürekli değil.

Beyaz: Beyaz parlak ve ihtişamlıdır; beyaz rengin bulunmadığı bir duygu düşünülemez. Beyaz kişisel değildir ve bazı insanlar için sıkıcıdır. Geleneksel olarak beyaz saflığı, temizliği ve el değmemişliği simgeler, bilindiği gibi de bakireliğin sembolüdür. Renk testlerinde tepki uyandıran bir renk olarak pek beyaza rastlanmaz. Bu rengi seçen insanlar doğasında tepkisizlik ve sessizlik vardır, uzmanlar beyazın hak ve adalet rengi olduğunu belirtiyorlar.

Beyaz öncelikle bilinmeli ki, tüm renklerin bütünüdür ve içinde bütün renklerin anlamlarını ve güçlerini taşır. Fakat yanı sıra da deneyimsizliği ve acemiliği de anlatır. Gerek beyaz gerekse de siyah insan denen varlığın toplam yaşam gücünü gösterirler. Gelinliklerin ve gelin odalarının beyaz olmaları saflığın ve bakireliğin simgesi olduğu kadar, aynı zamanda da yeni başlangıçların, geçmişin unutularak her şeye yeniden başlamanın göstergesidirler.
Lacivert: Kozmik renk olarak kabul edilir; sonsuzluğu, otoriteyi, verimliliği simgeler. O yüzden dünyadaki firmaların yarıdan fazlası logolarında lacivert kullanır. Lacivert giyen kişiler kendilerini çok daha karizmatik ve inandırıcı hissederler. İnsanların üzerinde başarılı ve güçlü imajı bırakır.

Pembe: Uyum, neşe, şirinliğin ve sevginin simgesidir. Rahat hissettiren ve dinlendiren bir renktir. Bu yüzden bazı büyük mağazalar tezgâhtarlarına pembe üniforma giydirir ki, müşteriler kendilerini rahat hissetsin diye. Pembe aynı zamanda çocuk rengidir.

DENDRO HAKKINDA
Dünyanın en seçkin zemin yapı üreticilerinden olan DENDRO Lamine Parke, ASPEN liderliğinde 2007 yılında sektöre adım atmış olup, kısa bir süre içinde Türk tasarımcıların vazgeçilmez markası olmayı başarmıştır.
DENDRO firması en son teknolojik donanım ve profesyonel alt yapısı ile 60 bin metrekare açık ve 12 bin metrekare kapalı alanda, Avrupa standartlarında E1 kalitesinde üretim yapmaktadır.
Firma, aralıksız devam eden Ar-Ge çalışmaları ve doğa dostu teknolojisi ile Türk tasarımcılarının ve kullanıcıların vazgeçilmez markası olmayı başarmıştır. Ahşabın ortam şartlarına karşı oluşturduğu genleşme gibi istenmeyen etkileri en aza indiren DENDRO Lamine parkeler, üç farklı ağaç katmanının çalışma yönleri birbirlerine dik açı oluşturacak şekilde yerleştirmesi ile oluşturulmaktadır. Üç katmanlı yapısı sayesinde ahşabın doğal çalışması % 70 oranında yok ediliyor. Hassas fırınlarda kurutulan ahşap tabakaların E1 standardındaki özel tutkallarla bir araya getirilmesi ile oluşturulan DENDRO parkelerin panel uçlarında kullanılan 10 cm boyundaki Marine Grade su kontra plağı ile parkelerin birleşim yerleri, yapıya görüntü açısından ömür boyu koruma sağlamaktadır. Otomatik makinelerle uygulanan altı kat, özel UV sertleştirilmiş Bona X marka cila, DENDRO lamine parkeyi daha dayanıklı hale getirmektedir. DENDRO lamine parke, plank / iki strip ve üç strip lamine parke seçenekleri ve özel olarak fırçalanmış, yağlı, renklendirilmiş ürün seçenekleri ile de her zevke ve beğeniye uygun olarak hizmet vermeye devam etmektedir.

Kış geldi, evler şenlendi

Kış gelince, kapı-pencere de kapanıyor. Evin içinde geçirilen zamanlar arttıkça, insanın bir değişiklik yapası geliyor. Dekorasyonda yapılacak en ufak ama bir o kadar da mutluluk verici değişiklik, evinizi kışlık bitkilerle donatmak. Ancak kış mevsimi, her bitki için uygun değil. Pek çok bitki kışın bir dinlenme sürecine giriyor ve hem çiçekleri, hem de yaprakları düşüyor. Hem kışın bakması kolay, hem de bu karamsar günlerde evinizi şenlendirecek, çiçekli bitkiler hangileri olmalı?

Kasımpatı, açelya, sardunya, çuha ve hercai menekşe kışın çiçekli kalırken, orkide ve kasımpatının çiçekleri düşebiliyor. Bambu çiçeksiz bir bitki, ama yaz kış dekoratif kullanım için ideal. Ama iyi bakıldığında çiçekleri şubat aylarına kadar üzerlerinde kalabiliyor. Çuha, hercai menekşe, sardunya, kasımpatı ve bambu gibi ufak bitkilerin fiyatları 6 TL’den başlıyor. Sıklamen ve açelyanın fiyatları ise 15 TL’den başlıyor.

Kışın yetiştirilen bitkilerde nelere dikkat edilmeli?
İstanbul Çiçekçiler Esnaf Odası Başkanı Yunis Erdoğan, gübre ve vitamin kullanımı konusunda sıkıntı çektiklerini ifade ediyor. “Bazı müşterilerimiz 1 kap vitamin kullanımını tavsiye ettiğimiz halde, 2 kap kullanabiliyorlar. Bu da bitkilerin yanmasına sebep oluyor. Bu yüzden artık vitamin ve gübre kullanımıyla ilgili tavsiyede bulunmuyoruz,” diyen Erdoğan’a göre, bitkilere takviye yapmadan önce çiçekçilere değil, ziraat mühendislerine danışılması gerekiyor.
– Marketlerden alınan toprakların asit-vitamin dengesi, gübresi ve bakterilere karşı ilaçlanması her zaman yeterli olmayabilir. Bu yüzden toprak alırken çiçekçileri tercih etmeye çalışın.
– Çiçeğinizin nasıl ortamları sevdiğini mutlaka öğrenin. Eğer dolaylı ışıktan yararlanan bir çiçekse, kesinlikle cam önüne koymayın. Serin ve nemli ortamda yetişen bir çiçekse, o zaman mutfağa koyabilirsiniz.
– Çiçeklerinize mümkün olduğunca temiz su vermeye çalışın, musluk suyu ya da klorlu su kullanmayın. Eğer başka çareniz yoksa, suyu en az 1 gün bekleterek dinlendirin. Böylece içindeki klor uçmuş olur.
– Kışın az su isteyen çiçeklerinizin suyunu, topraktaki nemden anlayabilirsiniz. Parmağınızla toprağa bastırdığınızda toprak ıslaksa, o zaman su vermeyin.
– Mutfağınız çiçekleriniz için uygun bir yer olabilir. Menekşe ve açelya gibi hem nem, hem ışık, hem de serin bir ortam isteyen bitkilerinizi mutfağınızdaki ışık alan yerlere koyabilirsiniz. Mutfak aynı zamanda, doğrudan ışık istemeyen, ama neme ihtiyaç duyan orkideleriniz için de ideal.
– Bitkilerin yapraklarını temizlemek, bitkinin gereksinim duyduğu ışık, nem ve karbondioksit alımını kolaylaştıran bir yöntem. Hem tozdan arınmaları hem de daha parlak görünmeleri için, temizleyeceğiniz suya biraz zeytinyağı katabilirsiniz. Küçük yapraklı bitkiler için ılık su, büyük yapraklılar için ıslak bez veya sünger, tüylü yapraklılar için ise kuru bir fırça kullanabilirsiniz.

Kış için bakımı kolay bitkiler hangileri?
Çuha: Ocak-şubat ayında çiçeklenen çuhalar, düzgün bakılırsa mayısa kadar çiçekli kalıyor. Bu bitkinin nemli kalması çok önemli; aşırı sulama yapınca hemen çürüyor. Işıklı ortam seviyor ama direk günışığında kalmamalı. 15-16 dereceden sıcak yerlerde kalmamalı. Bu yüzden evin serin yerlerinde ya da balkonda tutulmalı, kalorifer ve sobanın olduğu kuru odalarda tutulmamalı. Havadar ortamlarda, bahçede ya da balkonda büyütülmeli.

Açelya: Soğuğu sevse de, kış boyu çiçekli kalan açelyaların ayazdan korunması gerekir. Açelyaları balkonda, ayazdan ve direkt güneş ışığından korunaklı, kuytu yerlere koymak gerekir. Eğer çok soğuk bir yerde yaşıyorsanız, saksının donmasını engellemek için saksının etrafını bez veya köpükle sarabilirsiniz. Açelyanın toprağı asitli ve kireçsiz, saksısı ise geniş ve kısa olmalıdır. Ayrıca kireçsiz su vermeye de özen gösterin.

Hercai menekşe: Eylül ayında açmaya başlayıp hazirana kadar dayanabilir. Serin, 15-25 derece arası koşullarda daha sağlıklı büyür. Bununla beraber çok sert geçmediği sürede kış koşullarına da dayanabilir. Yaza kadar 30 santime uzayabilen, sarkma eğilimi olan menekşe, solmaya başlayan çiçeklerini elle kopardığınızda tekrar açar.

Sıklamen: Hem evin içinde, hem de dış mekanda yetişebilen sıklamen, kışları 5 dereceye kadar soğuk koşullarda yetişebilir. Balkonunuzda 4 saatten fazla güneş almayan, bol ışıklı cam önüne yerleştirin. Aşırı soğuk, uzun süreli don yapmadıkça bitkiyi etkilemez. Asla su verirken çiçekleri ıslatmayın. 6 santimetreye kadar büyüyebilen çiçekler, kuytu alanda üzerine dökülen sudan buruşabilir. Eğer bahçenize dikmek istiyorsanız, bahçenizde kışın yaprağını döken ağaçların altlarını tercih edin.

Kasımpatı: İsmini kasım ayından alan kasımpatları, kasım ayında çiçek açan en gözde kış bitkilerinden. İyi bakılırsa, son bahardan bahara kadar çiçekleri üzerinde kalabiliyor. Serin havadan hoşlanan kasımpatının gündüz 18 ila 21 derece arası bir ortamda olması gerekir.

Antoryum: Hep yapraklı kalan bu iç mekan bitkisi, doğrudan güneş ışığını sevmez. Salonunuzda doğrudan ışık almayan bir yerde durması daha yararlıdır. Güneş ışığını gören kısımları ışığa doğru bir eğilimde bulunur. Bunu engellemek için arada sırada çiçeğin yönünü değiştirmelisiniz. Kışın 12 dereceden yüksek serin ortamlarda bulundurulmalı, çok az sulanmalıdır. Genellikle yaz aylarında çiçek açar ve çiçeklerini kış aylarına doğru dökerek bir dinlenme sürecine girer.

Sardunya: Dolaylı ışıktan yararlanan sardunyanın, çok fazla soğuk ve sıcak ortamlarda kalmaması gerekir. Sardunyanın bulunduğu ortam 11-12 derecenin altına düşmemelidir. Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunmalı, kesinlikle susuz bırakılmamalıdır. Suladıktan sonra saksının altındaki tabakta su kalmamasına özen gösterin. Verdiğiniz suyun musluk suyu olmasındansa, oda sıcaklığında içme suyu olmasına dikkat edin. Kışın aynı saksıda kalmasının bir zararı yok ama, saksının çok yüksek olmamasına dikkat edin.

Orkide: Herkesin çok hevesle alıp çiçeği düşünce hüsrana uğradığı orkidelerin bakımı aslında oldukça kolay. Kışın yaklaşık 2 ay kadar bir dinlenme sürecine giren orkidelerin, sonbahardan itibaren çiçeklerinin düşmesi normal. Çiçekler solup düştükten sonra, çiçeği taşıyan dalı bitkiye zarar vermeden kesin. 6-9 ay içinde tekrar çiçek açacaktır. Orkidelere sadece haftada 1 kez, çok az su vermek gerekir. Kesinlikle çiçeklerine su püskürtmeyin ve çiçeklerine el sürmeyin. Bitki 18-22 derece sıcaklıkta yetişir ve normal toprakta büyüyemez. Ayrıca orkidelerin şeffaf bir saksıda kalması, mümkünse köklerinin suya temas etmemesi gerekir.

Bambu: Haftada bir kez suyunun değiştirilmesi dışında nerdeyse hiçbir bakıma ihtiyaç duymayan bambu, çoğunlukla dekoratif olarak tercih ediliyor. Her ne kadar bol güneş ışığına ihtiyaç duysa da, yapay ışıklar da büyümesine yardımcı oluyor. Sıcaklık 10 dereceden az olmadığı sürece, her türlü rüzgarsız ortamda büyüyebiliyor.
Bitkilerin fiyatları
Siklamen: 15-30 lira (boyuna göre)
Açelya: 15-300 lira (boyuna ve ebatına göre)
Kasımpatı: 6-50 lira (ithal/yerli olmasına, boyuna göre)
Antoryum: 35-200 lira (boyuna göre)
Sardunya: 6-25 lira (saksı boyuna göre)
Hercai menekşe: 6-12 lira (ithal/yerli farkı)
Çuha: 3-8 lira
Orkide: Tek gövdeli 65 lira, ekstra büyük 175 lira (gövde ve çiçek sayısına göre değişiyor)
Bambu: 6-15 lira

 

Kaynak : Hürriyet Emlak Yasam Eki

Kaliteli projelere GROHE imzası

Ataşehir’in en fazla konut inşa edilen bölgesi Şerifali’de konumlanan Canan Residence’ın tercihi GROHE.

Kalitesi ve ürün çeşitliliği ile dünyada olduğu gibi Türkiye’de de pekçok projenin tercihi olan GROHE, Şerifali bölgesinin en önemli projelerinden biri olan Canan Residence’ın ıslak mekanlarında lavabo, banyo bataryaları ve akseuarları ile yer aldı.

Kaliteli bir yerleşim, bina ve yaşam standardı sunmayı amaçlayan projenin ürün seçiminde de benzer bir yaklaşım izlendi. Üst sınıf malzemelerin kullanıldığı proje genelinde projenin modern çizgisine uygun, ancak modası geçmeyecek ürünler tercih edildi. Bu doğrultuda projenin ıslak mekanlarında GROHE’nin Lineare, Movario ve Rainshower serileri kullanıldı. Allure ve Essentials aksesuar serileri ile banyo alanlarında modern bir bütünlük yaratıldı.

Canan Residence projesinde, ortak kullanıma açık sosyal mekanlarda da GROHE ürünleri tercih edildi. SPA mekanında, konsepte uygun olarak, site sakinlerinin günün yorgunluğunu atmalarına imkan verecek rahatlatıcı yağmur akışına sahip Rainshower duş sistemleri kullanıldı.

GROHE Türkiye
Tel: 0(212) 328 00 93
www.grohe.com.tr
[email protected]

Nostaljik çizgiler GROHE Authentic Koleksiyonu’nda buluşuyor

GROHE geçmişin estetiği ile bugünün teknolojisini Authentic Koleksiyonunda buluşturuyor. Banyoya özgü el yapımı denebilecek ürünleri arayanlar, Authentic Koleksiyonu ile zengin bir estetiğe kavuşuyor.

GROHE’nin Authentic Koleksiyonu içinde sunulan Sinfonia, Kensington, Bridgeford, Geneva ve Somerset serileri, eski zamanlar ile kurulan nostaljik bağı, süslü detaylar ve kullanılan malzemelerle günümüze taşıyor. Serilerde sadece krom değil, krom altın, nikel, bronz ve Swarowski taşlı modeller bulunuyor. Sinfonia serisi dışındaki seriler, özel sipariş ile üretiliyor. Özel sipariş olarak üretilen serilerde kumanda kolları, tasarımlarına göre düz, yuvarlak ya da çapraz kumanda kolu olarak tercih edilebiliyor.

Lavabo, banyo ve küvet bataryaları gibi koleksiyonun duş sistemleri de geçmişin izlerini taşıyor. Tek fonksiyona sahip olan duş sistemlerinden 5 fonksiyonlu modellerine kadar geleneksel hatlar göze çarpıyor.

Tasarımlarında dönemin çizgilerinin hakim olduğu Authentic Koleksiyonu, teknolojileri ile de zamanımızın üstün performansını taşıyor. GROHE StarLight® teknolojisi sayesinde ürünler, ilk günkü temizlik ve parlaklığıyla banyolarda ışıldarken yıllara meydan okuyor. Duş sistemlerinde su çıkış noktalarında oluşan kireç/tortular SpeedClean özelliği ile kolayca temizlenerek suyun kaliteli bir şekilde akmasına yardımcı oluyor.

Tel: 0212 328 00 93
www.grohe.com.tr
[email protected]