Elite World Kuşadası’nda Yeşim Kozanlı Mimarlık imzası

Kuşadası’nın gözde lokasyonlarından birinde konumlanan Elite World Kuşadası, Yeşim Kozanlı Mimarlık imzasıyla çağdaş mimariyi doğallıkla buluşturuyor. Konfor, estetik ve işlevselliği merkezine alan bu özel tasarım, misafirlerine hem mimari bir zarafet hem de benzersiz bir tatil deneyimi sunuyor.

Çağdaş Mimarinin Özgün Yorumu

Giriş alanında ilk izlenim: Şıklık ve ferahlık bir arada

Yeşim Kozanlı Mimarlık tarafından geliştirilen projede, giriş lobisi yüksek tavanlı ve doğal ışıkla aydınlanan geniş bir alan olarak dikkat çekiyor. Büyük cam paneller, gün ışığını iç mekana taşırken ortama doğal bir enerji katıyor. Lobi bar, modern tasarımı ve sıcak materyal kullanımı ile hem sosyal bir alan hem de görsel bir merkez noktası olarak öne çıkıyor.

Ahşap ve seramik buluşması estetik bir bütünlük oluşturuyor

Bar bölümünde kullanılan el işçiliği detaylara sahip büyük seramik paneller, mekana karakter kazandırıyor. Ahşap bar tezgahı ise doğal dokusuyla sıcak ve samimi bir atmosfer yaratıyor. Bu detaylar, sadece görsel anlamda değil, aynı zamanda kullanım kolaylığı açısından da özenle düşünülmüş.

Denizle Bütünleşen Bir Konaklama Deneyimi

160 odalı konfor: Doğal tonlarda huzurlu alanlar

Otelin tamamı deniz manzarasına açılan 160 adet odadan oluşuyor. Her bir oda, toprak ve deniz tonlarında yeniden dekore edilerek misafirlere sakinleştirici bir atmosfer sunuyor. Ahşap zeminler, zarif yatak başlıkları ve fonksiyonel mobilyalarla odalar, estetikle birlikte konforu da sağlıyor.

Yüksek teknolojiyle donatılmış ferah yaşam alanları

Odalarda geniş depolama alanları, rahat oturma köşeleri ve teknolojik altyapılar bir arada sunuluyor. Geniş ara koridorlar, doğal taş zeminlerle döşenmiş olup geçiş alanı olmanın ötesine geçiyor. Bu alanlar, şık birer mimari durak olarak tasarlanmış ve misafir deneyimini bütünsel biçimde destekliyor.

Wellness ve SPA Alanlarında Lüks ve Sadelik Dengesi

Doğal malzemelerle tasarlanan huzur dolu SPA merkezi

Yeşim Kozanlı Mimarlık, otelin SPA alanlarında da zarif ve fonksiyonel çözümler sunuyor. Türk hamamı, masaj odaları ve kapalı havuz gibi bölümler, doğal taş ve seramiklerle üst düzey bir spa deneyimi sağlıyor. Lobi kısmındaki sıcak renk paleti ve geniş oturma alanları ise dinlenme ve sosyalleşme için ideal bir atmosfer yaratıyor.

Restoranlarda Estetik ve Gastronomi Buluşması

Seramikle sanatın iç içe geçtiği yemek alanları

Elite World Kuşadası’ndaki restoranlar, yalnızca yemek alanı değil aynı zamanda görsel bir şölen sunan yaşam alanları olarak kurgulanmış. Seramik panellerle bezenmiş duvarlar, misafirlere estetik bir çevrede gastronomi deneyimi yaşatıyor. Doğal taş masalar ve zarif yüzeyler modern sadelik anlayışıyla bütünleşiyor.

Elite World Kuşadası: Konaklamadan Öte Bir Yaşam Alanı

Elite World Kuşadası, Yeşim Kozanlı Mimarlık’ın çağdaş tasarım ve doğallığı harmanlayan yaklaşımıyla sadece bir otel değil, aynı zamanda unutulmaz bir tatil atmosferi sunuyor. Estetikle birlikte işlevselliği bir araya getiren bu özel proje, Kuşadası’nda konforlu ve prestijli bir konaklama arayanlar için öne çıkan bir adres olmaya devam ediyor.

Türk Yatırımcıların Yeni Gözdesi Dubai’de Hedef Büyüyor

Dubai, sıfır vergi avantajı, yüksek kira getirisi ve kısa amortisman süresiyle dikkat çekiyor. Türkiye’deki gayrimenkul piyasasında yaşanan durgunluk, yatırımcıyı farklı pazarlara yönlendiriyor. Bu bağlamda Dubai, Türk yatırımcılar için yeni bir merkez hâline geliyor. Parcel Estates CEO’su Özden Çimen’e göre Türkler, 2025’te 5 milyar dolarlık yatırım hedefliyor.

Türkiye’de Gerileyen Getiri, Rotayı Körfez’e Çevirdi

Konutta Uzayan Amortisman Süresi Yatırımcının Tercihini Değiştiriyor

Türkiye’de konut yatırımları artık yeterince cazip değil. İstanbul’da amortisman süresi 32 yılı geçiyor. Bunun yanı sıra faiz oranları yükseldi, döviz kuru dalgalandı ve kira sorunları arttı. Bu sebepler yatırımcıların kararlarını büyük ölçüde etkiliyor. Özden Çimen’e göre, Dubai’de geri dönüş süresi ise yalnızca 7 ila 12 yıl arasında değişiyor. Böylece yatırımcı, daha kısa sürede kazanç sağlıyor.

Dubai’deki Güçlü Taleple Kira Geliri Yükseliyor

Dubai’de konutlara olan talep arzın oldukça üzerinde. Dolayısıyla mülklerin boş kalma riski neredeyse sıfıra iniyor. Kira gelirleri yüksek ve sürekli artış gösteriyor. Özellikle Avrupa ve İngiltere gibi yüksek vergi alınan ülkelere kıyasla Dubai daha avantajlı. Çünkü kira gelirinden herhangi bir vergi alınmıyor. Bu durum yatırımcılar için cazip bir kazanç modeli oluşturuyor.

Yatırımlar Hızla Artıyor: Hedef İlk 5’e Girmek

Son İki Yılda 400 Milyondan 3,5 Milyar Dolara Yükselen Hacim

Parcel Estates verilerine göre Türk yatırımcıların Dubai’ye yaptığı yatırım 400 milyon dolardan 3,5 milyar dolara çıktı. Bu büyüme, Dubai’ye olan ilginin her geçen gün arttığını açıkça gösteriyor. Özden Çimen, 2025’te bu rakamın 5 milyar doları aşmasını beklediklerini söylüyor. Ayrıca Türkiye, yatırım hacmiyle küresel sıralamada ilk 5’e girmeye aday.

Yurt Dışındaki Türkler de Dubai’yi Tercih Ediyor

Sadece Türkiye’den değil, Avrupa ve Amerika’da yaşayan Türkler de Dubai’ye yatırım yapıyor. İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük şehirlerdeki gayrimenkuller elden çıkarılıyor. Bunun yerine Dubai’den hem kira getirisi hem de değer artışı bekleniyor. Bu yöneliş, gayrimenkul yatırımlarında yeni bir dönem başlatıyor.

İki Temel Yatırımcı Profili Dikkat Çekiyor

Toplu Alım Yapanlar “Balina” Olarak Tanımlanıyor

Dubai’ye yönelen Türk yatırımcılar genellikle iki ana grupta toplanıyor. İlki, proje lansmanlarında toplu konut alımı yapan yatırımcılar. Bu gruba sektörde “balina” adı veriliyor. Lansman fiyatlarından yararlanan bu grup, sonradan konutları parça parça satarak yüksek kazanç elde ediyor. Özden Çimen’e göre yatırımcıların %60’ı bu kategoride yer alıyor.

Aile Yatırımcıları Daha Çok Villa Tercih Ediyor

İkinci grup ise ailece Dubai’ye taşınmayı planlayan bireysel yatırımcılardan oluşuyor. Bu kitle, genellikle villa tipi konutlara yöneliyor. Hem yaşam hem de yatırım amacıyla Dubai’de gayrimenkul alımı yapıyorlar. Bu da şehre olan ilgiyi artırıyor.

Güven Unsuru Yatırım Kararlarını Etkiliyor

Yüz Yüze İletişim Tercih Ediliyor

Türk yatırımcı için güven, yatırım sürecinin en önemli parçası. Bu nedenle yatırımcı, Türkiye’de ofisi bulunan firmalarla çalışmayı tercih ediyor. Parcel Estates’in hem Türkiye’de hem Dubai’de ofisleri bulunuyor. Bu durum yatırımcının doğrudan iletişim kurmasını sağlıyor. Özden Çimen, bu yapının yatırım sürecinde hız ve şeffaflık sunduğunu ifade ediyor.

Etkinlikler Yatırım Sürecini Hızlandırıyor

72 Saatte 28 Konut Satıldı

Parcel Estates, Türkiye’de düzenlediği Roadshow etkinlikleriyle Dubai’nin önde gelen geliştiricilerini yatırımcılarla buluşturuyor. Antalya’da gerçekleşen son organizasyonda 400’e yakın yatırımcı ağırlandı. Etkinlikten sonraki 72 saat içinde 28 daire satıldı. Bu etkinlikler, yatırımcıya lansman öncesi fiyatlarla konut alma fırsatı sunuyor. Aynı zamanda projeyi detaylı inceleme şansı da tanıyor.

Yeni Organizasyonlarla İlgi Artacak

Parcel Estates, 2025 boyunca Türkiye’nin farklı şehirlerinde yeni etkinlikler düzenlemeye devam edecek. Böylece daha fazla yatırımcıya doğrudan bilgi sunulacak. Etkinliklerde geliştiricilerle yüz yüze görüşme fırsatı yatırımcılar için büyük avantaj sağlıyor.

Dubai Neden Tercih Ediliyor?

Vergisizlik En Büyük Etkenlerden Biri

Dubai’deki yatırımcılar, kira gelirlerinden vergi ödemiyor. Bu durum, Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında büyük bir avantaj sunuyor. Aynı zamanda mülklerin değeri hızla artıyor ve kiraya kolayca veriliyor. Bu da yatırımcının getirisini artırıyor.

Yüksek Talep, Güçlü Kazanç Demek

Dubai’deki projelere olan talep, her geçen gün yükseliyor. Arzın üzerinde seyreden talep, boş kalma riskini azaltıyor. Ayrıca kira bedelleri düzenli artış gösteriyor. Tüm bu avantajlar Dubai’yi uzun vadeli kazanç için ideal bir pazar hâline getiriyor.

Ev Alırken Artık İlk Soru: “Bu Proje Güvenli mi?”

Türkiye’nin önde gelen gayrimenkul markalarına uzun yıllardır yaratıcı çözümler sunan Alaaddin Reklam Ajansı, 2025 Gayrimenkul Trendleri Raporu’nu kamuoyuyla paylaştı. Raporda, özellikle ekonomik belirsizliklerin yoğunlaştığı bir dönemde, gayrimenkulün yatırım aracı olmanın ötesine geçerek, “güven alanı” haline geldiği vurgulanıyor.

Gayrimenkul Sektöründe Yeni Bir Dönem Başlıyor

Küresel ekonomik dalgalanmalar, toplumsal değişimler ve teknolojik dönüşüm sektörde büyük bir değişimi tetikliyor. Bu kapsamda, 2025 Gayrimenkul Trendleri Raporu, güven duygusunun yeniden inşa edildiği bir dönemi işaret ediyor. Sadece yatırım amacıyla değil, aynı zamanda sürdürülebilir ve güvenilir bir yaşam beklentisiyle yapılan gayrimenkul tercihleri dikkat çekiyor.

Ekonomik Belirsizlikler Tüketici Davranışlarını Değiştiriyor

Günümüzde hem bireyler hem de kurumlar, belirsizlik ortamında sağlam ve öngörülebilir seçeneklere yöneliyor. Bu doğrultuda gayrimenkul, yalnızca bir yatırım aracı değil, geleceğe dair bir güven zemini olarak önem kazanıyor. Özellikle pandemiden sonra daha da derinleşen ekonomik ve toplumsal belirsizlikler, güven ihtiyacını artırıyor.

Alaaddin Reklam Genel Müdürü Bölükbaşı’ndan Önemli Açıklamalar

Alaaddin Reklam Ajansı Genel Müdürü İsmail Bölükbaşı, raporun güven teması etrafında şekillendiğini belirtiyor. 2025 yılının, sektör için yalnızca bir takip dönemi değil, aynı zamanda dönüşüm yılı olduğunu vurguluyor. Ona göre tüketiciler artık yalnızca lokasyon ve fiyat gibi temel unsurlara değil; sürdürülebilirlik, uzun vadeli güven ve yaşam kalitesine de önem veriyor.

“Güven, Finansal Değil Değersel Bir Yapıdır”

Bölükbaşı açıklamalarında, güvenin sadece finansal bir istikrar aracı olmadığını da dile getiriyor. Markaların, şehir planlamacılarının ve geliştiricilerin güveni değer olarak inşa etmesi gerektiğini söylüyor. Bu bağlamda, gayrimenkul sektörü 2025 yılında bu değeri yeniden tanımlayacak bir yola girmiş durumda.

2025 Gayrimenkul Trendleri Raporu Neleri Kapsıyor?

Raporda, sektörel dinamiklerin yeniden şekillendiği bir dönemin detaylı analizi yer alıyor. Ayrıca değişen yatırım tercihleri ve toplumsal beklentiler üzerinden yeni trendler tanımlanıyor.

Tüketici Güveni Ön Planda

Ekonomik kaygılarla birlikte tüketiciler daha temkinli ve uzun vadeli kararlar almaya yöneliyor. Bununla birlikte, gayrimenkul alımında duygusal güven kadar bilgiye dayalı stratejiler de etkili oluyor. Bu durum, sektör profesyonellerinin güven ilişkisini çok yönlü kurmalarını zorunlu kılıyor.

PropTech ve Teknolojik Güvenin Rolü Artıyor

Yapay zeka, veri analitiği ve blockchain gibi teknolojiler, sektöre yeni bir güven boyutu katıyor. Çünkü bu teknolojiler sayesinde kullanıcılar daha şeffaf, hızlı ve doğru bilgilere ulaşabiliyor. Böylece gayrimenkul alım-satım süreçlerinde güven daha kolay tesis edilebiliyor.

Sürdürülebilirlik ve Doğaya Saygılı Projeler Öne Çıkıyor

Tüketiciler artık sadece sağlam yapılar değil, aynı zamanda çevre dostu projeler talep ediyor. Bu noktada sürdürülebilirlik kavramı, gayrimenkulde vazgeçilmez bir kriter haline geliyor. Öyle ki yeşil alanlara ve enerji verimliliğine olan talep giderek artıyor.

Yeni Yaşam Modelleri ve Demografik Kırılmalar Etkili Oluyor

Yalnız yaşam oranlarının artması, bireysel güven ihtiyacını da beraberinde getiriyor. Ortak yaşam alanları ve esnek konut modelleri, bu ihtiyacı karşılamak üzere çeşitleniyor. Ayrıca farklı nesillerin güven algıları, sektörde farklılaşmış stratejiler gerektiriyor.

Kentsel Dönüşüm ve Afet Riski Yeni Öncelikler Yaratıyor

Özellikle deprem kuşağında bulunan bölgelerde güvenli konut ihtiyacı daha çok ön plana çıkıyor. Bu durum, kentsel dönüşüm projelerini yalnızca estetik değil, aynı zamanda güven temelli projeler haline getiriyor. Dolayısıyla tüketiciler, yapı güvenliğini en temel karar kriteri olarak görüyor.

Sonuç: 2025’te Güven, Sektörün Ana Teması Olacak

2025 yılı, gayrimenkul sektöründe sadece ekonomik kazançların değil, aynı zamanda güvenin yeniden inşa edildiği bir dönem olacak. Bu nedenle gayrimenkul markaları, projelerini artık sadece metrekare veya fiyatla değil, güven değeriyle pazarlamak zorunda kalacak. Çünkü günümüz tüketicisi, paradan önce huzuru ve sürdürülebilir bir yaşamı önceliklendiriyor.

BAB Architects’ten Televizyon Dünyasına Mimari Dokunuş

İlbak Holding çatısı altında yeniden yayın hayatına başlayan CNBC-e, İstanbul’daki stüdyosunu BAB Architects’in tasarımıyla modernleştirdi. Finans, iş dünyası ve eğlence odaklı içerikleriyle bilinen kanal, bu dönüşümle birlikte Türk televizyonculuğuna çağdaş bir soluk kazandırdı.

BAB Architects, CNBC-e İçin Yenilikçi Bir Stüdyo Tasarladı

Türkiye ve dünya genelinde birçok başarılı projeye imza atan BAB Architects, CNBC-e’nin yeni stüdyosunu tasarlarken teknolojiyi merkeze aldı. Mimar İrem Arıbaş, İç Mimar Hüseyin Beş ve İç Mimar Yurdaer Beş liderliğindeki ekip, projeyi “tavus kuşu çatısı altında ekonomi” temasıyla şekillendirdi.

Tavus Kuşu Konseptiyle Yeniden Kurgulanan Mimari Yapı

Mevcut taşıyıcı sistemi, CNBC-e’nin logosunda yer alan illüstratif tavus kuşu figürüyle yeniden anlam kazandı. Böylece, mimari bir zorluk, tasarımsal bir avantaja dönüştü. Bu dokunuş, hem kanalın marka kimliğini yansıttı hem de stüdyonun ana odak noktası haline geldi.

Stüdyonun Ortasındaki Platform, Tasarımın Kalbini Oluşturdu

Stüdyonun merkezine konumlanan ana set, bir platform aracılığıyla yükseltilerek mekândan ayrıştırıldı. Bu ayrım sayesinde, izleyiciye odaklanmayı kolaylaştıran bir alan yaratıldı. Aynı zamanda çekim sırasında farklı program içeriklerine hızlı uyum sağlandı.

Sekiz Farklı Çekim Açısı Tek Hacimde Buluştu

BAB Architects, stüdyoyu çok yönlü kullanıma uygun bir yapı haline getirmeyi hedefledi. Bu doğrultuda, sekiz farklı çekim perspektifini aynı hacimde bir araya getirdi. Böylece içerik üretimi sırasında esneklik sağlandı ve yayın akışı kolaylaştı.

Teknoloji Odaklı Çözümlerle Zenginleştirilen İç Mekân

Stüdyonun tüm tasarımında teknolojik imkanlardan maksimum düzeyde yararlanıldı. LED ve dekoratif aydınlatma sistemleri ile içerik değişimlerine kolayca uyum sağlayan bir atmosfer yaratıldı. Ayrıca, izleyiciye görsel bir zenginlik sunmak amacıyla yenilikçi detaylar kullanıldı.

Metal Büküm Paneller ve LED Ekranlar Atmosferi Belirledi

Stüdyoda kullanılan metal büküm aydınlatma panelleri, pleksi levhalar ve özel üretim mobilyalar modern bir yapı oluşturdu. LED ekranlar ise içerik sunumlarına yüksek etki kazandırdı. Böylece hem görsel hem işlevsel olarak etkileyici bir atmosfer sağlandı.

BAB Architects, Televizyon Yayıncılığına Mimari Bir Soluk Getirdi

CNBC-e stüdyosunun tasarım süreci, sadece bir iç mekan düzenlemesiyle sınırlı kalmadı. Aynı zamanda, televizyon yayıncılığına estetik ve fonksiyonel bir yaklaşım kazandırdı. BAB Architects’in tasarımı, stüdyonun her köşesinde teknik altyapıyla estetik uyumunu başarıyla yansıttı.

İstanbul’daki Stüdyo, CNBC-e’nin Yeniden Doğuşunun Sembolü Oldu

İlbak Holding’in desteğiyle yayın hayatına dönen CNBC-e, İstanbul’daki bu modern stüdyoyla sektöre güçlü bir mesaj verdi. Kanal, yeni yayın döneminde hem içerik kalitesiyle hem de mimari altyapısıyla dikkat çekmeye devam ediyor.

Ankara Yeniden Şekilleniyor

Mimar Filiz Cingi Yurdakul, Ankara’nın Cumhuriyet ile birlikte planlı bir şehirleşme anlayışıyla geliştiğini belirtti. Bu planlama, modern Türkiye’nin mimari ve sosyal altyapısına öncülük etti. Ancak zamanla artan nüfus ve ekonomik baskılar, bu planlı yapının yerini kontrolsüz bir kentleşme sürecine bıraktı.

Hermann Jansen Planı ve Bugünü

1932 yılında Hermann Jansen tarafından hazırlanan plan, Ankara’yı yeşil alanlarla çevrili, düşük yoğunluklu bir başkent olarak şekillendirmeyi amaçladı. Ancak günümüzde bu yapının yerini yoğun ve zaman zaman dengesiz kentleşme modelleri almaya başladı.

Şehirleşme ve Ekonomik Fırsatlar

Filiz Cingi Yurdakul, Ankara’daki kentleşmenin sadece fiziksel değil, ekonomik etkiler doğurduğunu da vurguladı. Doğru planlamalar ile kentleşme, ekonomik fırsatlara dönüşebilir. Ancak plansız büüyüme, ekonomik maliyetleri artırabilir ve dengesiz gelişime yol açabilir.

Lüks Projeler ve Sosyal Denge

Özellikle Çukurambar, Eskişehir Yolu ve İncek gibi bölgelerdeki lüks konut projeleri ekonomiye katkı sağlamaktadır. Ancak bu projeler, sadece belirli gelir gruplarına hitap etmekle kalmamalı. Kapsayıcı bir yapılaşma anlayışı, sosyal dengeleri koruyarak daha adil bir kentsel dönüşüme imkân tanır.

Kentsel Dönüşüm: Sosyal ve Ekonomik Yenilik

Yurdakul, kentsel dönüşümü sadece fiziksel bir değişim olarak görmemek gerektiğini ifade etti. Bu projeler, istihdam yaratırken sosyal fayda da üretmelidir. Yerel halkın ihtiyaçları gözetilerek planlanan projeler, süreklilik ve adalet sağlayabilir.

Ulaşım ve Altyapı Yatırımlarının Önemi

Ankara’nın merkez odaklı ulaşım sistemi, büyüyen yapıya artık yetememektedir. Bu nedenle Yurdakul, dairesel ulaşım modeli gibi alternatif sistemlerin devreye alınmasını önerdi. Böylece şehir içi hareketlilik artar ve ekonomik kayıplar azalabilir.

Yeşil Alanların Ekonomik Değeri

Yeşil alanlar yalnızca dinlenme alanları değil, aynı zamanda ekonomik getiri sağlayabilecek kaynaklardır. Atatürk Orman Çiftliği gibi alanlar korunduğu sürece, hem turizm canlanabilir hem de yaşam kalitesi yükselebilir.

Uluslararası İlham: Ankara’nın Geleceği İçin Örnekler

Kopenhag’ın bisiklet dostu politikaları, Ankara için model teşkil edebilir. Benzer şekilde, Singapur’un akıllı şehir sistemleri, enerji ve trafik yönetiminde Ankara’ya yeni yaklaşımlar kazandırabilir.

Sosyal Konutlar ve Karma Kullanım

Tokyo’da uygulanan karma kullanımlı yapılaşma modelleri, Ankara’da farklı gelir gruplarının bir arada yaşamasına olanak sağlayabilir. Almanya’nın Freiburg kenti gibi yeşil odaklı planlamalar ise Ankara’nın çevresel duyarlılığını artırabilir.

Tarihi Korumak, Geleceği Şekillendirmek

Yurdakul, Ankara’nın geleceğini şekillendirirken tarihine saygının önemini hatırlattı. Mimari mirasa sahip çıkarken, ekonomik sürekliliği sağlayan, sosyal olarak da kapsayıcı bir planlama anlayışı ön plana çıkmalıdır.

Zeray GYO bahar kampanyası başlattı

ZERAY GYO, Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’na dönüşerek büyüme ve gelişme hedeflerini pekiştiren yeni stratejilerle yoluna devam ediyor. Şirketin yayınladığı izahnameye göre, son dönemlerde geliştirdiği yüksek katma değerli projelerle yatırım planlarını net bir biçimde ortaya koyan ZERAY GYO, borsa süreçlerini de bu planlar doğrultusunda değerlendirmeye başladı ve yeni kampanya dönemine resmen giriş yaptı.

ZERAY GYO CEO’su Furkan Bozan sektöre dair değerlendirmelerde bulundu

Gayrimenkul sektörünün hem küresel hem de yerel gelişmelerden doğrudan etkilendiğini vurgulayan Bozan, nitelikli iş gücüne erişimden yabancı sermaye maliyetlerine kadar birçok faktörün etkili olduğunu belirtti. Enflasyonun ötesinde seyreden inşaat kalite maliyetleriyle mücadele ettiklerini söyleyen Bozan, “Bu zorlu süreçleri sadece çevik yönetim sistemlerine sahip, öngörü becerisini geliştiren ve dış etkenleri iyi analiz eden kurumsal yapılar aşabiliyor. Sektörün yalnızca yüzde 5’lik kısmını temsil eden bu firmalar, sürdürülebilir başarıya ulaşabiliyor” dedi.

Bozan, sağlam temellerle ilerleyen firmaların yatırımcı nezdinde öncelikli olarak tercih edildiğini dile getirerek, “Geçmiş deneyimlerden beslenen, markasına güvenen ve yatırımcısını kazançla buluşturmayı hedefleyen firmalar ayakta kalacak. Biz de bu yapının bir temsilcisiyiz” ifadelerini kullandı.

Şirketin halka arz sürecini piyasa göstergeleri doğrultusunda şekillendirdiklerini vurgulayan Bozan, dönüşümle birlikte girilen yeni dönemde 2025’in ikinci yarısını önemli bir fırsat dönemi olarak gördüklerini aktardı. “Faaliyet alanlarımızı genişleterek yeni yatırım sorumlulukları üstleneceğiz. Borsadaki performans hedeflerimiz doğrultusunda hareket etmek bizim için öncelikli olacak” diye ekledi.

Büyüme odaklı stratejiler sürüyor

Bozan, dünyada ve bölgemizde yaşanan gelişmeleri titizlikle analiz ettiklerini, stratejilerini hem makroekonomik değişkenleri hem de sektör dinamiklerini dikkate alarak oluşturduklarını ifade etti. “Temel yaklaşımımız; kalite anlayışımızdan ödün vermeden güçlü finansal yapımızı korumak ve etkin risk yönetimi ile yatırımcılarımıza güven içinde fırsatlar sunmak” dedi.

ZERAY GYO’nun tek ortaklı bir yapıdan kurumsal ilkelere dayalı bir GYO modeline geçiş yaptığını, insan kaynağına yatırım yapan, profesyonelliği ve disiplini ön planda tutan bir anlayışla yoluna devam ettiğini aktaran Bozan, “Borsada işlem görmeye başlamamız, markamızın daha geniş kitleler tarafından tanınmasını sağlayacak. Yeni rollerimizle sektörde istisnai bir konuma ulaşacağımıza inanıyoruz” diye belirtti.

6 potansiyel projenin net nakit akışına katkısının 2 milyar 100 milyon TL olduğunu ve bu projelerin geliştirilmesi sonrası toplamda 6 milyar 900 milyon TL’lik bir değere ulaşacağını açıklayan Bozan, bunun şirketin karlılık göstergeleri açısından büyük önem taşıdığını söyledi.

Hali hazırda yürütülen 7 aktif proje ile birlikte toplamda 13 projeyle son dönemlerin en kapsamlı halka arzlarından birine hazırlandıklarını belirtti.

Konut satışlarının her koşulda sürdüğünü, bu sayede şirketin likidite hareket kabiliyetini geliştirdiğini ifade eden Bozan, “2025 yılı, gayrimenkul sektörü için kârlılığın ön plana çıkacağı bir dönem olacak. Faiz oranlarının düşmesiyle birlikte yatırıma yönelen bilinçli bir kitle oluşacak. Biz ise güçlü yapımızla yatırımcımıza yüksek potansiyel barındıran çeşitli fırsatlar sunmaya devam edeceğiz” dedi.

Zeray GYO Yeni kampanya: Baharı müjdeleyen fırsatlar

ZERAY GYO’nun, bulunduğu bölgelerde kalite algısı yüksek, lüks konseptli projeleri ve özgün mimarisiyle sektöre zamansız nitelikte projeler kazandırmaya devam ettiğini belirten Bozan, 2025 yılını büyüme yolculuğunda bir dönüm noktası olarak gördüklerini vurguladı. “Tüm paydaşlarımızla birlikte sürdürülebilirlik anlayışımızı yeniden tasarlıyor ve bunu koruma altına almak adına sürekli güncellenen bir yapıya geçiyoruz” şeklinde konuştu.

2025’te konut fiyatlarındaki yükseliş eğiliminin devam edeceğini öngören Bozan, inşaat maliyetleri ve dövizdeki dalgalanmaların bu süreci tetikleyeceğini ve kaliteli konuta ulaşımın daha da zorlaşabileceğini belirtti. Bu nedenle, ZERAY GYO olarak müşterilerine esnek ve avantajlı ödeme seçenekleri sunmayı sürdüreceklerini söyledi.

Yeni bahar kampanyasıyla şirketin dikkatleri üzerine çektiğini belirten Bozan, müşteri beklentilerini en üst seviyede karşılamayı amaçladıklarını ifade etti. Kampanya kapsamında tüm projelerde %35’e varan indirimler sağlanırken, kişiye özel vade farksız veya 72 aya kadar uzatılabilen ödeme planlarıyla finansman kolaylığı sunuluyor.

ZERAY GYO’nun bu yaklaşımı, hem yatırımcılar hem de konut sahibi olmak isteyenler için cazip bir tablo oluşturuyor. Şirket, müşteri odaklı anlayışı çerçevesinde, kazancı ortak fayda olarak görerek sunduğu avantajlı koşullarla sektörde farklılaşmaya devam ediyor. Bu özel kampanya, kredi sınırlamaları nedeniyle ikinci konuta erişimde zorluk yaşayanlara da eşsiz bir fırsat sunuyor.

Emlak Konut Balıkesir Emlak Konutları 1 yıl ödemesiz!

Emlak Konut GYO, Balıkesir’in Altıeylül ilçesinde hayata geçirdiği “Balıkesir Emlak Konutları” projesiyle 415 konut ve 29 ticari ünite sunmaktadır. Proje, 1+1’den 4+1’e kadar farklı daire tipleriyle geniş bir seçenek yelpazesi sunuyor. ​

“Kazançlı Yatırım Kampanyası” kapsamında, ilk 12 ay taksit ödemeleri Emlak Konut tarafından karşılanacak olup, 13. aydan itibaren taksit ödemeleri başlayacak. Bu modelde, aylık yüzde 1,29 vade farkı ile 60 aya kadar taksit imkanı sunulmaktadır. ​

Kampanya, yoğun ilgi nedeniyle 27 Nisan 2025 tarihine kadar uzatılmıştır. Başvurular, Emlak Konut’un resmi web sitesi üzerinden veya satış ofislerinden yapılabilir. ​

Proje, Atatürk Stadyumu’na 4 dakika, Avlu Balıkesir Alışveriş Merkezi’ne 3 dakika, tren garına ise sadece 1 dakika uzaklıkta olup, merkezi bir konumda yer almaktadır. ​

Detaylı bilgi ve başvuru için Emlak Konut’un resmi web sitesini ziyaret edebilir veya 444 36 55 numaralı çağrı merkezini arayabilirsiniz. ​

İmar ve emlak rantı vergisi yeniden gündemde!

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçesi görüşmeleri devam ederken, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) temsilcileri, imar ve emlak rantı vergisi konusunu bir kez daha gündeme taşıdı. Daha önce büyük tartışmalara yol açan bu vergi düzenlemeleri, 2025 yılı için bütçe planlamalarında yeniden değerlendirilmek üzere masaya yatırıldı.

2025 Yılı Bütçe Görüşmeleri ve Yeni Vergi Düzenlemeleri

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçe görüşmeleri, sadece Ocak zammı ve kamu çalışanlarına yapılacak ek ödemelerle sınırlı kalmıyor. Aynı zamanda yeni vergi düzenlemeleri de bu toplantıların en sıcak başlıklarından biri. Muhalefet partilerinin görüş ve önerilerinin ardından, MHP heyeti de bakanlık toplantılarında taleplerini dile getirdi.

MHP’nin Talepleri: Emlak Rantı Vergisi Geri mi Geliyor?

MHP heyetinin, TBMM’de düzenlenen Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçe görüşmelerinde dile getirdiği talepler arasında şu dikkat çekici maddeler yer aldı:

  • Çalışanlar ve emekliler için ek refah payı zammı yapılması,
  • Gelir vergisi dilimlerinin yeniden düzenlenmesi,
  • Rant ve emlak vergisinin uygulamaya alınması.

MHP temsilcileri, özellikle tapuda gerçek değer beyanı ve rant vergisi gibi konularda kapsamlı düzenlemeler yapılmasını önerdi. Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Vergilendirilmeyen gelirlerden vergi alınması, beyana tabi gelir ile harcamalar arasında uyumsuzluk olan mükelleflerden özel gider bildirimi istenmesi yönünde düzenlemeler yapılmalıdır.”

Rant Vergisi Nedir? Daha Önce Neden Uygulanamadı?

Emlak rantı vergisi, uzun yıllardır Türkiye gündeminde tartışılan düzenlemeler arasında yer alıyor. Özellikle devletin gerçekleştirdiği altyapı projeleri, metro hatları, köprüler ve otoyollar gibi yatırımlar nedeniyle taşınmaz değeri artan gayrimenkullerden vergi alınmasını amaçlayan bu düzenleme, daha önce de kamuoyuna sunulmuş ancak yoğun tepkiler nedeniyle geri çekilmişti.

Tapuda Gerçek Değer Beyanı:
Bu düzenleme, taşınmazların satışında gerçek değerlerinin beyan edilmesini zorunlu hale getiriyor. Geçmişte ekspertiz raporu zorunluluğu getirilmesi kararı alınmış, ancak hem vatandaşların hem de sektör temsilcilerinin tepkisi üzerine düzenleme askıya alınmıştı.

Emlak Rantı Vergisi:
Emlak rantı vergisi, taşınmaz değerindeki artıştan devletin pay almasını öngörüyor. Örneğin, metro hattı ya da bir köprü projesi sonrası değer kazanan bir arsa ya da konutun satışından elde edilen gelirin belirli bir kısmı devlete vergi olarak ödeniyor.

Yeni Düzenleme Ne Getirecek?

MHP’nin taleplerine göre, vergi düzenlemelerinin kapsamı genişletilerek gelirler ile harcamalar arasındaki uyumsuzlukların daha sıkı denetlenmesi hedefleniyor. Bu kapsamda tapuda gerçek değer beyanı gibi uygulamaların tekrar gündeme alınabileceği belirtiliyor. Özellikle imar rantından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesi, hem kamu gelirlerini artırabilir hem de gayrimenkul sektöründe şeffaflık sağlayabilir.

Emlak Sektörünün Görüşü

Emlak sektörü temsilcileri ise rant vergisi ve tapuda gerçek değer beyanı düzenlemelerinin sektörü yavaşlatabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. Özellikle bu tür vergilerin konut satışlarını olumsuz etkileyebileceği ve piyasanın daralmasına yol açabileceği ifade ediliyor. Ancak devlet, bu tür düzenlemelerle hem gelir kayıplarını önlemeyi hem de ekonomide daha adil bir paylaşım sağlamayı amaçlıyor.

2025’te Rant Vergisi Uygulamaya Alınabilir mi?

2025 yılı bütçe görüşmeleri devam ederken, rant vergisi ve tapuda gerçek değer beyanı gibi düzenlemelerin tekrar gündeme gelmesi dikkat çekiyor. MHP’nin bu taleplerine hükümetin nasıl bir yanıt vereceği henüz net değil. Ancak bu düzenlemelerin hayata geçirilmesi, hem emlak sektörü hem de vatandaşlar için önemli değişiklikler anlamına geliyor.

Bu düzenlemelerle ilgili gelişmelerin önümüzdeki günlerde daha netleşmesi bekleniyor. Özellikle emlak sektörü ve vatandaşların, yapılacak açıklamaları yakından takip etmeleri gerekiyor.

Vakıf GYO VSancaktepe Merkez satışta

Vakıf GYO VSancaktepe Merkez projesi satışa sunulmuştur.  Konut projesi Vakıf GYO firması tarafından hayata geçirilmektedir. Türkiye’nin ilk gayrimenkul yatırım ortaklığı (GYO) şirketi olarak Vakıfbank tarafından kurulan Vakıf GYO, bugüne kadar birçok büyük projeye imza atmıştir. Vakıf GYO, kamu bankalarının güveniyle hareket eden ve özellikle konut piyasasında önemli bir yer tutan bir kurumdur. Bu kurum, uzun yıllara dayanan tecrübesiyle hem yatırımcılar hem de ev almak isteyen bireyler için cazip projeler sunmaya devam ediyor.

Vakıf GYO VSancaktepe Merkez Projesi Hakkında Genel Bilgiler

VSancaktepe Merkez, İstanbul Anadolu Yakası’nda yer alan ve son dönemde hızla gelişen Sancaktepe’de hayata geçirilen bir konut projesidir. Vakıf GYO’nun üçüncü büyük projesi olarak öne çıkan bu proje, hem modern mimarisi hem de sunduğu yaşam standartlarıyla dikkat çekiyor. Proje, toplamda 2.5 milyar TL’lik bir yatırımla hayata geçirilirken, 2026 yılında teslim edilmesi planlanıyor.

Projenin Konumu ve Çevresel Etkileri

Sancaktepe, İstanbul’un son yıllarda büyük bir gelişim gösteren bölgelerinden biri. Vakıf GYO VSancaktepe Merkez, özellikle şehir hastanesi ve çevresindeki yeni altyapı projeleriyle bölgeye büyük katkı sağlayacak. Bu proje, sadece modern bir yaşam alanı sunmakla kalmayacak, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliği de göz önünde bulundurarak, doğayla iç içe bir yaşam vaadi sunuyor.

Vakıf GYO Genel Müdürü Onur İncehasan’ın Açıklamaları

Projenin lansmanında konuşan Vakıf GYO Genel Müdürü Onur İncehasan, VSancaktepe Merkez’in İstanbul’a değer katan bir proje olacağını vurguladı. İncehasan, “Bu projede üç ana değer ön planda: bölgeye değer katmak, konut alıcılarının ihtiyaçlarına cevap vermek ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak,” dedi. Bu açıklama, projenin hem ekonomik hem de sosyal sorumluluk bilinciyle geliştirildiğini gösteriyor.

Projenin Ekonomik Boyutu

2.5 milyar TL’lik dev bir yatırımla hayata geçirilen VSancaktepe Merkez, sadece bireysel konut alıcılarına değil, aynı zamanda yatırımcılara da önemli fırsatlar sunuyor. Özellikle İstanbul’da gayrimenkul piyasasının dalgalı olduğu bu dönemde, VSancaktepe gibi büyük projeler ekonomiye büyük katkı sağlıyor.

Farklı Ödeme Seçenekleri

48 Aylık Ödeme Planı

Vakıf GYO, müşterilerine 48 aya kadar uzanan esnek ödeme planları sunarak, konut sahibi olmayı kolaylaştırıyor. Bu, konut alıcılarının bütçelerine uygun ödeme koşulları ile projeye dahil olmasına olanak sağlıyor.

Kredi ve Faizsiz Ödeme Seçenekleri

Vakıfbank başta olmak üzere, çeşitli katılım bankaları ile anlaşmalar yapılarak faizsiz kredi ve diğer uygun finansman çözümleri de sunuluyor. Bu durum, özellikle faiz oranlarının yüksek olduğu dönemlerde yatırımcılar için büyük bir avantaj olarak öne çıkıyor.

Projenin Teslim Tarihi Ne Zaman?

Vakıf GYO VSancaktepe Merkez projesinin teslim tarihi olarak 2026 yılı planlanmıştır.  Uzun vadeli bir yatırım olarak düşünenler için bu tarih, projenin sunduğu avantajları değerlendirmek adına ideal bir fırsat sunmaktadır.

Vakıf GYO’nun temel hedeflerinden biri de bölgeye katma değer sağlamak. Proje, sadece bir konut değil, aynı zamanda bölgenin sosyo-ekonomik yapısına da katkı sağlayacak. İncehasan’ın da belirttiği gibi, çevresel sürdürülebilirlik burada en önemli önceliklerden biri.

Sancaktepe Şehir Hastanesi ile Komşuluk Avantajı

Proje, Türkiye’nin kapasitesi en büyük hastanelerinden biri olacak Sancaktepe Şehir Hastanesi’ne komşu durumda. Bu durum, konut sahiplerine sağlık hizmetlerine yakın olma avantajı sağlamaktadır. Ayrıca yatırımcılar için değer kazandıran bir unsur olarak öne çıkmaktadır.

İstanbul’da Konut Arzı ve Talep Durumu

İstanbul’da son dönemde yaşanan konut üretimindeki azalma, konut piyasasında dengesizliklere yol açtı. Her yıl 150 bin konut üretilmesi gerekirken, bu rakam 100 bine kadar düştü. Bu durum, kiralarda artışa ve konut fiyatlarında dalgalanmalara sebep oldu.

Konut Fiyatlarındaki Düşüş ve Yatırım Fırsatları

Vakıf GYO Genel Müdürü Onur İncehasan’ın açıklamalarına göre, konut fiyatları şu anda düşük seviyelerde ve bu durum yatırımcılar için büyük bir fırsat oluşturuyor. “Bugün, yarından daha avantajlı,” diyen İncehasan, şu anki fiyatların optimum seviyelerde olduğunu vurguladı.

Vakıf GYO’nun Orta Vadeli Stratejileri

İncehasan, Vakıf GYO’nun gelecek stratejilerini oluştururken Orta Vadeli Programı referans aldıklarını belirtti. Bu, şirketin piyasa öngörülerine dayalı olarak uzun vadeli planlar yaptığını gösteriyor. Şirket, kâr amaçlı olmasına rağmen, sadece kâr odaklı olmadığını belirtmektedir. Ayrıca daha geniş bir strateji güdmektedir.

Sektördeki Potansiyel İvmelenme

İncehasan’ın belirttiği gibi, konut piyasasında yakın zamanda yeniden bir hareketlilik bekleniyor. Özellikle birkaç ay içinde piyasanın yeniden canlanacağı ve yatırımcıların bu dönemi fırsata çevireceği öngörülüyor.

Yatırımcılar İçin Geleceğe Yönelik Beklentiler

Konut piyasasında iyimser bir dönem başladığını söyleyen İncehasan, yatırımcıların kazançlı çıkacağı bir süreç öngörüyor. Enflasyonist ortamda, şu anda konut almak, gelecekte daha büyük kâr elde etmek anlamına gelebilir.

Vakıf GYO VSancaktepe Merkez projesi, İstanbul’un gelişen bölgelerinden Sancaktepe’de yer almaktadır. Hem modern yaşam alanları sunan hem de yatırımcılar için cazip fırsatlar yaratan önemli bir projedir. Çevresel sürdürülebilirlik, ekonomik katma değer ve uzun vadeli stratejiler ile dikkat çekmektedir. Ayrıca bu proje, İstanbul’daki konut piyasasına taze bir soluk getirmektedir.

Emlak Haberleri için tıklayınız…..

Diğer proje haberleri için tıklayınız…

Emlak haberler için tıklayınız…

Adres Ankara Evleri fiyat listesi

Konut projesi, Bayraktar İnşaat tarafından Ankara’nın Yenimahalle ilçesi, Işınlar Mahallesi’nde hayata geçirilmiştir. Ayrıca bu kapsamlı proje, toplam 164.114 m² alana yayılmış olup, iki etaptan oluşmaktadır. Adres Ankara Evleri fiyat listesi hakkında detaylar haberimizin devamında yer almaktadır.

Konut Projesinin Detayları Neler?

1. Etap: 97.099 m² arsa alanı üzerine 1536 konut ve 17 ticari dükkân bulunmaktadır.

2. Etap: 44.867 m² arsa alanında 950 konut ve 67 ticari dükkân yer almaktadır.

Toplam Konut Sayısı: 2862 daire mevcuttur.

Bu modern konut projesi, sosyal yaşam alanları ile dikkat çekmektedir. Ayrıca içerisinde özel okul, cami, kapalı ve açık otoparklar, sosyal donatılar gibi yaşam kalitesini artıran birçok olanak sunulmaktadır.

Daire Tipleri

2+1 (Açık Mutfak)

2+1 (Kapalı Mutfak)

3+1

Ayrıca 4+1 tip daireler yer almaktadır.

Adres Ankara Evleri Fiyat Listesi

Adres Ankara Evleri’nde satılık daire fiyatları 7.229.827 TL’den başlamaktadır. Ayrıca fiyatlar daire büyüklüğüne, konuma ve kata göre farklılık göstermektedir.

2+1 (70 m²): 7.229.827 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulmuştur.

2+1 (77 m²): 7.826.060 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulmuştur.

3+1 (112 m²): 9.560.701 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulmuştur.

4+1 (148 m²): 14.115.338 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulmuştur.

Adres Ankara Evleri Teslim Tarihi

Projede inşaat çalışmaları tüm hızıyla devam etmektedir. Ayrıca planlanan teslim tarihi ise Temmuz 2025’tir.

Lokasyon Avantajları

Adres Ankara Evleri, merkezi lokasyonu ile ön plana çıkmaktadır. Çevresinde birçok önemli noktaya yakın konumlanmıştır:

Etlik Şehir Hastanesi: 100 metre

İvedik Metro İstasyonu: 100 metre

Antares AVM: 100 metre

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi: 500 metre

Millet Bahçesi: 3,5 km

Yeni Adliye Binası: 1,5 km

Gazi Üniversitesi: 3,8 km

Atatürk Orman Çiftliği: 1,5 km

Ankara Üniversitesi: 4,3 km

Ankamall AVM: 3 km

Ayrıca, GATA Hastanesi: 5 km mesafededir.

Satılık Dairelerde Özel Fiyatlar ve Kampanyalar

Konut satın almak isteyenler için projede çeşitli ödeme kolaylıkları ve kampanyalar sunulmaktadır. Ayrıca detaylı bilgi almak ve fiyat teklifleri için 444 4 535 numaralı telefon üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

Adres Ankara Evleri’nde Hayat

Adres Ankara Evleri, geniş sosyal olanakları, modern tasarımı ve merkezi lokasyonu ile başkentte yüksek standartlarda bir yaşam sunmayı hedefliyor. Konut almak isteyenler için hem yatırım hem de yaşam alanı olarak cazip fırsatlar sunan bu proje, Ankara’nın hızla gelişen bölgelerinden biri olan Yenimahalle’de konumlanmıştır.

Adres Ankara Evleri, modern yaşamın tüm gereksinimlerini karşılayan bir proje olarak ön plana çıkıyor. Ayrıca Merkezi lokasyonu, sunduğu sosyal olanaklar ve geniş daire seçenekleri ile konforlu bir yaşam sunmayı vaat ediyor.

Emlak Haberleri için tıklayınız…..

Diğer proje haberleri için tıklayınız…

Emlak haberler için tıklayınız…