Torunlar Şirketler Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, “Konut sektörü önümüzdeki 10 yılda da lokomotif sektör olma halini devam ettirecek ve Türk özel sektörünün yıldızı olma noktasını sürdürecek gibi gözüküyor” dedi.
Torunlar Şirketler Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, ”İnançlı insanların bazı dini hassasiyetler nedeniyle yönelmedikleri borsanın çok büyük bir alan olduğunu ama buna biraz yabancı durduğumuzu düşünüyorum. Bu alanın bizim faaliyet alanımıza girmesi gerekir” dedi.
Torun, ”Gayrimenkul Sektörünün 2010 yılı Değerlendirmesi ve 2011 yılı Projeksiyonu” konulu MİSİAD İnşaat Sektör Kurulu İstanbul İstişare Toplantısında yaptığı konuşmada, enflasyonun yüksek olduğu dönemde Türkiye’de gayrimenkul yatırımlarının daha ziyade yap-sat şeklinde geliştiğini, kendilerinin ise bundan farklı olarak yap-tut şeklinde yaptıklarını, AVM yatırımlarının bir anlamda yap-tutu gerektirdiğini söyledi.
Gayrimenkul yatırım ortaklıklarının (GYO) özellikle üzerinde durulması gerektiğini dile getiren Torun, şunları kaydetti:
”Özellikle inançlı insanların, günümüzde artık parayla para kazanmanın değerinin bittiği önemde yeni yatırım alanlarına ihtiyacı var. Çünkü özellikle katılım bankaları dediğimiz finans kurumlarının da dağıttığı kar paylarının çok düşük olduğunu, düşen faiz oranlarıyla onların da daha fazla kar üretme imkanlarının olmadığını biliyoruz. Bu nedenle de yeni yatırım alanlarına ihtiyaç var. İnançlı insanların bazı dini hassasiyetler nedeniyle yönelmedikleri borsanın çok büyük bir alan olduğunu ama buna biraz yabancı durduğumuzu düşünüyorum. Bu alanın bizim faaliyet alanımıza girmesi gerekir. Borsa bugüne kadar belki yanlış algılamayla sadece ‘kumar, şans oyunları gibi oynanan bir yer’ gibi riskli bir alan olarak görülüyordu, halbuki borsa şirketlerin hisse senetlerinin satıldığı bir yer. Olaya böyle bakmak gerekiyor. Borsa bir anlamda riske de rızka da ortak olma yöntemi. Onun için bu alan seçilmeli. Artık Türkiye’de borsaya tabi olan şirketler son derece şeffaf bir şekilde denetleniyor. Gayet iyi yönetiliyor, bu nedenle GYO’lardan alınacak hisselerin tasarruf sahipleri için güvenli bir yatırım olduğunu düşünüyorum.”
Niş İstanbul projelerinde yaptıkları ankette, yüzde 52 yatırım amaçlı buradan daire alındığını tespit ettiklerine dikkati çeken Torun, ”Benim endişem, önümüzdeki yıllarda ihtiyaç fazlası olan, kullanım amacıyla alınmayan bu gayrimenkullerin görünmeyen stok oluşturması. Yatırım amaçlı alanların beklentilerine uygun düşmeyen bir getirisinin olacağı. Bu sene de bir çok projelerde boş dairelerin olduğu, kiracı bulamayan dairelerin ortaya çıkmaya başladığı, şu anda hızla yapılan projelerin teslimiyle daha önemli sayıda bir stok fazlasının, dolayısıyla bu beklentilere cevap vermeyecek sonuçlar önümüzdeki yıllarda doğabilir” dedi.
Aziz Torun, ”Bir çok İnşaat şirketleri de biraz ticari olarak (yaptığımız projede bir anda 500-1000 tane sattık gibi spekülatif bilgilerle belki yanlış bir kanaat da oluşturuyorlar. Bunun gerçekçi olmadığını görüyoruz. O nedenle gelecekteki bu talep daralmasını ya da beklenen fiyat aralığını gerçekçi analiz etmek gerekiyor” diye konuştu.
Her yıl 700 bin konut gerek
Sinpaş GYO Yönetim Kurulu Başkanı Avni Çelik de yatırım ortamı bu kadar mükemmelken, Türkiye’nin artık konut sorunundan söz etmemesi gerektiğini belirtti.
Çelik, ”Türkiye her yıl 700 bin konutu inşa ederek bir köşeye koymalı. Hele hele sayın Başbakan üretimi artırdı, dedi ki (en az 3 tane çocuk olacak) dedi. Nüfus artışı, bu hızından bir buçuğa katlayacak gibi gözüküyor, dolayısıyla önümüzdeki 15 yıl içerisinde sizlere, bizlere çok iş düşecek gibi geliyor. Bunun için Başbakana bir teşekkür daha buradan etmeliyiz” dedi.
Türkiye’nin 15-25 yaş aralığında 25 milyon genci olduğunu, 25-35 yaş aralığında 32 milyon genci bulunduğunu ifade eden Çelik, ”Dolayısıyla bir konut sorunu var. Türkiye’deki konut sektörüne bakışı Amerika ile ya da Avrupa ile kıyaslayamayız” diye konuştu.
Türkiye’de depreme duyarsız yapılar yapıldığını, bununla gettolar, mahalleler oluştuğunu söyleyen Avni Çelik, Türkiye’nin bu defosunu yok etmesi gerektiğini söyledi.
Konut önümüzdeki 10 yılda lokomotif sektör olacak
2020 yılında fert başına milli gelir hedefinin 18 bin dolar olduğunu belirten Çelik, ”12 yılda bu memleket 6 kat zenginleşecek demektir. Konut sektörünü tetikleyen bir başka olgu da refahın artmasıyla daha iyiye transfer diye bakmak lazım. Konut sektörü önümüzdeki 10 yılda da lokomotif sektör olma halini devam ettirecek ve Türk özel sektörünün yıldızı olma noktasını sürdürecek gibi gözüküyor. O bakımdan hepimiz hazırlıklı ve dinamik olalım” şeklinde konuştu.
Sektörel sorunlardan da bahseden Çelik, ”Ruhsat alımında zorluklar var. KDV büyük mesele. KDV vergisini alamıyoruz. Şu anda temsil ettiğim kurumun 100 milyona yakın KDV vergisi ne zaman tahsil edeceğimizi bilmediğimiz bir süreçte, stoklarımızda bekliyor. Bunu Maliye Bakanına anlatıyoruz, (Yerden göğe kadar değil, yerden ay’a kadar haklısınız ama paramız yok) diyor” şeklinde konuştu.
Avni Çelik, Türkiye’de konutun hala yatırım aracı olduğunu, gayrimenkulün hala Türkiye’de yatırım yapmaya değecek alan olarak görüldüğünü, Avrupa’nın en ucuz konutunun Türkiye’de olduğunu belirtti.
Milliyet